Editing Utsuro no Hako - Türkçe:1. Cilt 2602. Defa

Jump to navigation Jump to search

Warning: You are not logged in. Your IP address will be publicly visible if you make any edits. If you log in or create an account, your edits will be attributed to your username, along with other benefits.

The edit can be undone. Please check the comparison below to verify that this is what you want to do, and then save the changes below to finish undoing the edit.

Latest revision Your text
Line 5: Line 5:
 
Tam o anda, zihnimden kızıl bir görüntü geçti. Zihnimin derinliklerinde yatan bir görüntü, ama yalnızca bir anlığına gördüm.
 
Tam o anda, zihnimden kızıl bir görüntü geçti. Zihnimin derinliklerinde yatan bir görüntü, ama yalnızca bir anlığına gördüm.
   
Ve sanki zihnim o görüntüye ince bir çizgiyle bağlıymış gibi, 2,601. okul transferinden anılarım da bilincime yerleşti.
+
Ve sanki zihnim o görüntüye bir iple bağlıymış gibi, 2,601. okul transferinden anılarım da bilincime yerleşti.
   
Çığlık atmadığım için kendimle övünmeliyim.
+
Çığlık atmadığım için kendimi övmeliyim.
   
 
“Hm? Bir şeyin mi var Hoşi? Çok kötü gözüküyorsun, iyi misin?”
 
“Hm? Bir şeyin mi var Hoşi? Çok kötü gözüküyorsun, iyi misin?”
   
<u>Benim yanımda oturan Haruaki, benim için endişeleniyordu.</u>
+
<u>Benim yanımda oturan Haruaki, benim için endişelenmişti.</u>
   
Kamyonun altında kalmış olması gereken Haruaki bana gülümsüyor.
+
Kamyon tarafından ezilmiş olması gereken Haruaki, bana gülümsedi.
   
Kaçınılmaz bir huzursuzluk. Mide bulantısı. Devasa bir bilgi seli beni tamamen ele geçirdi, sanki ben onun avıydım ve o beni yedi bitirdi. Zihnim aşırı bilgi yüklemesini kaldıramadı ve şiddetle baskılandı.
+
Kaçınılmaz bir huzursuzluk. Mide bulantısı. Devasa bir bilgi seli beni tamamen kapladı, sanki ben onun avıydım ve o beni yedi bitirdi. Zihnim aşırı bilgi yükünü taşıyamadı ve şiddetle streslenmeye başladı.
   
 
Geçen tekrarın anıları şu anki anılarımla birleşti.
 
Geçen tekrarın anıları şu anki anılarımla birleşti.
Line 25: Line 25:
 
—Haruaki’nin cesedi yüzünden.
 
—Haruaki’nin cesedi yüzünden.
   
Ve şimdi tekrardan Aya Otonaşi’ye ilk görüşte âşık oldu, kendisine o kadar korkunç bir şekilde acı çektirmesine rağmen.
+
Ve şimdi tekrar Aya Otonaşi’ye ilk görüşte âşık oldu, kendisine o kadar korkunç bir şekilde acı çektirmesine rağmen.
   
Otonaşi'ye baktım. O an gözlerimiz buluştu. Bana bakmaya devam etti. Dudağının kenarını kaldırıp korkusuzca bana dik dik bakmaya devam etti.
+
Otonaşi'ye baktım ve gözlerimiz buluştu. Bana dik dik bakıyor. Cüretkar bir sırıtma ile bana dik dik bakıyor.
 
O ceset... beni köşeye sıkıştırıp, kutuyu ele geçirmek için bir hamle miydi?
 
   
  +
...Haruaki’yi cesede çevirmek beni kutumu vermeye mi zorlayacaktı?
   
 
Öyle ise, planı fazla etkili. Bana ceset göstererek beni tehdit etmek, “Seni öldürürüm,” düşüncesini ima etmek… Ve arkadaşımın cesedini kullanarak, beni suçluluk duygusuyla da kenara
 
Öyle ise, planı fazla etkili. Bana ceset göstererek beni tehdit etmek, “Seni öldürürüm,” düşüncesini ima etmek… Ve arkadaşımın cesedini kullanarak, beni suçluluk duygusuyla da kenara
sıkıştırdı. Teorik olarak bunların hiçbirinin benim suçum olmadığının farkındayım; hepsi Otonaşi'nin başının altından çıktı. Ama gerçek bir ceset ile yüzleşince, teori uçup gider ve geriye içgüdü kalır—gücüm tamamen tükendi.
+
sıkıştırdı. Teorik olarak bunların hiçbirinin benim suçum olmadığının farkındayım; hepsi Otonaşi'nin başının altından çıktı. Ama gerçek bir ceset ile yüzleşince, teori uçup gider ve geriye içgüdü kalır—yüreğim kolaylıkla kırıldı.
   
 
Yapabilsem, kutuyu derhal ona verirdim. Ama çok şükür ki, bunu nasıl yapacağımı bilmiyorum.
 
Yapabilsem, kutuyu derhal ona verirdim. Ama çok şükür ki, bunu nasıl yapacağımı bilmiyorum.
Line 39: Line 38:
 
...çok şükür mü? Bu doğru değil. Yani, bu saldırı bu kadar etkili olduğuna göre, Otonaşi kesinlikle devam edecek.
 
...çok şükür mü? Bu doğru değil. Yani, bu saldırı bu kadar etkili olduğuna göre, Otonaşi kesinlikle devam edecek.
   
  +
Yüreğimi kırana kadar.
Gücüm tükenene dek.
 
   
Otonaşi kürsüden indi ve bana doğru yaklaştı.
+
Otonaşi podyumdan indi ve bana doğru yaklaştı.
   
Hemen yanımda dikildi.
+
Hemen yanımda durdu.
   
 
Bana bakmadan, direk ileriye doğru mırıldandı:
 
Bana bakmadan, direk ileriye doğru mırıldandı:
Line 57: Line 56:
 
Anlamazlıktan geldim ve Otonaşi’den kaçtım, çabamın ne kadar boş olduğunu bile bile.
 
Anlamazlıktan geldim ve Otonaşi’den kaçtım, çabamın ne kadar boş olduğunu bile bile.
   
Ondan kaçarken bir şekilde ona karşı tedbir almalıydım.
+
Ondan kaçınırken bir şekilde ona karşı tedbir düşünmeliyim.
   
 
Bu yüzden—
 
Bu yüzden—
Line 65: Line 64:
 
—Tanıdığım en zeki kişiye başvurdum, Daiya Oomine.
 
—Tanıdığım en zeki kişiye başvurdum, Daiya Oomine.
   
Daiya koridorun duvarına yaslandı ve belli ki keyfi yerinde değil—muhtemelen açıklamamla 1 ve 2. ders arasındaki teneffüsünün tümünü işgal ettiğimden dolayı.
+
Daiya koridorun duvarına yaslandı ve belli ki keyfi yerinde değil—muhtemelen açıklamamın
  +
birinci ve ikinci ders arasındaki aranın tamamını aldığından dolayıydı.
   
 
“Ee? Bana bu <u>kitap fikrini</u> anlattıktan sonra benden ne bekliyorsun?”
 
“Ee? Bana bu <u>kitap fikrini</u> anlattıktan sonra benden ne bekliyorsun?”
Line 75: Line 75:
 
“Bu hikayenin kahramanının ne yapması gerektiğini merak ediyordum.”
 
“Bu hikayenin kahramanının ne yapması gerektiğini merak ediyordum.”
   
“Seçeneklerini genişçe düşünürsek, muhtemelen O'nun transfer öğrenciye karşılık vermesi lazım."
+
“Seçeneklerini genişçe düşünürsek, muhtemelen o ‘transfer öğrencisine’ karşı gelmesi lazım.
   
 
Doğal olarak, bu senaryoda ''kahraman'' benim ve Otonaşi ''transfer öğrencisi'' oluyor.
 
Doğal olarak, bu senaryoda ''kahraman'' benim ve Otonaşi ''transfer öğrencisi'' oluyor.
Line 87: Line 87:
 
“Şu an için öyle sanırım.”
 
“Şu an için öyle sanırım.”
   
Rakip Aya Otonaşi. Kutuyu elde etmek adına 2.602 defa transfer olup, ceset üretebilecek kadar ileriye gidebilen bir insan... Onu yenmek gibi bir imkanım olduğunu düşünmüyorum.
+
Rakip Aya Otonaşi. Kutuyu elde etmek için 2,602 defa transfer olan ve ceset bile üretebilen bir insan. Onu yenmek gibi bir imkanım olduğunu düşünmüyorum.
   
 
Daiya kaygısızca, “Ama kahramanın daha sonra transfer öğrencisine eşit bir güce sahip olabilmesi mümkün,” dedi.
 
Daiya kaygısızca, “Ama kahramanın daha sonra transfer öğrencisine eşit bir güce sahip olabilmesi mümkün,” dedi.
Line 152: Line 152:
 
“O zaman çok basit,” Daiya kaygısızca açıkladı.
 
“O zaman çok basit,” Daiya kaygısızca açıkladı.
   
“Kahramanın sadece ceset sergilemesi gerekiyor.”
+
“Kahramanın sadece ceset üretmesi gerekiyor.”
   
 
“—Ne!”
 
“—Ne!”
Line 160: Line 160:
 
“Ö-Öyle bir davranış—”
 
“Ö-Öyle bir davranış—”
   
“Yani, dinle. Birisini öldürmek kesinlikle etik değil. Öylesine ahlaksız bir kahraman sadece
+
“Yani, dinle. Birisini öldürmek kesinlikle makul değil. Öylesine ahlaksız bir kahraman sadece
okuyucuyu tiksindirir. Daha genel konuşmak gerekirse, kahraman ceset görmekle aynı etkiye sahip bir şey hazırlamak zorunda.
+
okuyucuyu tiksindirir. Daha genel konuşmak gerekirse, kahraman sadece ceset görmek kadar etkileyici bir şey hazırlamak zorunda.
   
 
“...o kesinlikle… işe yarar.”
 
“...o kesinlikle… işe yarar.”
Line 184: Line 184:
 
Zihnim, hayır, insan zihni aynı günün 100,000 tekrarına katlanamaz.
 
Zihnim, hayır, insan zihni aynı günün 100,000 tekrarına katlanamaz.
   
Otonaşi buna gerçekten katlanabiliyorsa, o özel bir durum. Lütfen beni öyle bir canavarla aynı kefeye koyma.
+
Otonaşi buna gerçekten katlanabiliyorsa, o özel bir durum. Lütfen beni öyle bir canavarla aynı kesime koyma.
   
Ama Otonaşi'ye karşı gelmenin tek yolu bu mu? Ona karşı çıkmalı mıyım? Beyaz bayrağı kaldırmak ikimiz için de daha iyi olmaz mı?
+
Ama bu Otonaşi'ye karşı gelmenin tek yolu mu? Ona karşı çıkmalı mıyım? Beyaz bayrağı kaldırmak ikimiz için de daha iyi olmaz mı?
 
 
 
Böylesine basit bir şeyin kararını veremediğim için tekrar iç çektim.
 
Böylesine basit bir şeyin kararını veremediğim için tekrar iç çektim.
Line 214: Line 214:
 
Nefesim kesildi.
 
Nefesim kesildi.
   
Bu baştan sona hayret verici sözleri O'na ne söyletiyor hiç bir fikrim yoktu.
+
Bu tamamen hayret verici sözleri söylemesinin sebebine dair hiç bir fikrim yok.
   
Haruaki bir süre şaşkın halimi gözlemledi. Gözlerimi bile kırpamıyordum. Birden sakince gülümsemeye
+
Haruaki şaşkın halimi biraz gözlemledi. Gözlerimi bile kırpamıyorum. Birden sakince gülümsemeye
 
başladı ve daha fazla dayanamayıp kahkaha atmaya başladı.
 
başladı ve daha fazla dayanamayıp kahkaha atmaya başladı.
   
Line 224: Line 224:
 
çok fazla komiksin! Şaka yapıyorum tabi ki de, şaka!
 
çok fazla komiksin! Şaka yapıyorum tabi ki de, şaka!
   
Yani, bu mantıklıydı. Bu tekrarın var olduğuna inanacak kimse yoktu.
+
Yani, bu mantıklıydı. Bu tekrarın var olduğuna inanacak kimse yok.
   
 
“Doğru… Şaka… Bu tabi ki sadece bir şaka.”
 
“Doğru… Şaka… Bu tabi ki sadece bir şaka.”
Line 236: Line 236:
 
“—Ee? Sana nasıl yardımda bulunabilirim?”
 
“—Ee? Sana nasıl yardımda bulunabilirim?”
   
Yardım mı? Haruaki neyden bahsediyordu?
+
Yardım mı? Haruaki neyden bahsediyor?
   
 
Haruaki tekrar konuşmaya devam ettiğinde ciddi, ve samimiydi.
 
Haruaki tekrar konuşmaya devam ettiğinde ciddi, ve samimiydi.
Line 244: Line 244:
 
Hee, anladım—
 
Hee, anladım—
   
Haruaki Reddeden Sınıfa inanıyodur.
+
Haruaki Reddeden Sınıfa inanıyor.
   
Bir başkasının uydurma varsayacağı bir hikayeye inanıyordu.
+
Herhangi başkasının uydurma olarak varsayacağı bir hikayeye inanıyor.
   
 
“......Haruaki.”
 
“......Haruaki.”
Line 281: Line 281:
   
 
Fakat, Haruaki bahsetmişken, Daiya biraz garip davranıyor olabilirdi. Sonuçta, konuşmamız için
 
Fakat, Haruaki bahsetmişken, Daiya biraz garip davranıyor olabilirdi. Sonuçta, konuşmamız için
özel bir yer seçti ve ders arasını feda etti. Gerçekten bir kitap kurgusu olduğunu düşünseydi, beni
+
özel bir yer seçti ve ders arasını feda etti. Gerçekten bir kitap senaryosu olduğunu düşünseydi, beni
 
“Sıkıcı. Yazma.” gibi kısa bir yorumla kovardı.
 
“Sıkıcı. Yazma.” gibi kısa bir yorumla kovardı.
   
Line 298: Line 298:
 
“...neden?”
 
“...neden?”
   
"Bu kurgulayabileceğinin biraz üstünde, değil mi? Senin böyle kuvvetli bir hayal gücüne sahip olmana imkan yok, Hoşi."
+
“Kafanda olan bir hayal olması için fazla iyi kurulmamış mı? O kadar kuvvetli bir hayal gücüne sahip olman imkansız, Hoşi.
   
 
“Ne kadar kaba…”
 
“Ne kadar kaba…”
Line 337: Line 337:
   
 
Otonaşi her bir tekrar ardından her şeyin ‘geçersiz’ ilan edilmesine alıştı. Reddeden
 
Otonaşi her bir tekrar ardından her şeyin ‘geçersiz’ ilan edilmesine alıştı. Reddeden
Sınıf içerisindeki her küçük şeye muhtemelen bozulmaz artık.
+
Sınıf içerisindeki her küçük şeye kesinlikle üzülmez artık.
   
Otonaşi anormal bir duruma uyum sağladı. Normal olduğunu söyleyebilir misin gerçekten, beni öldürmeye çalışan Otonaşi'nin kişiliğinin?
+
Otonaşi anormal bir duruma uyum sağladı. Normal olduğunu söyleyebilir misin gerçekten, beni öldürmeye çalışan Otonaşi'nin kişiliği?
   
 
“Bu bir kaçış teşebbüsü mu olacaktı?”
 
“Bu bir kaçış teşebbüsü mu olacaktı?”
Line 359: Line 359:
 
Hoşino, senin gibi pasif bir lise öğrencisinin yapacaklarının kapsamını kolaylıkla öngörebilirim.”
 
Hoşino, senin gibi pasif bir lise öğrencisinin yapacaklarının kapsamını kolaylıkla öngörebilirim.”
   
Daiya’nın bahsettiği ‘bilgi farkı’ durumunu doğrudan yaşıyorum. Aşağı yukarı Reddeden Sınıf ve kutuyla alakalı bilgiden bahsettiğini düşünmüştüm. Ama sadece o kadarıyla da bitmiyor. En mühim bilgi ben, Kazuki Hoşino'yla ilgili. Ve benim elde etmem gereken bilgi ‘Aya Otonaşi’ ile ilgili. Daiya’nın baştan beri anlatmaya çalıştığı buydu. O yüzden daha fazla tekrarın ardından aramızdaki bilgi farkının kapanacağını söyledi.
+
Daiya’nın bahsettiği ‘bilgi farkı’ durumunu doğrudan yaşıyorum. Aşağı yukarı Reddeden Sınıf ve kutuyla alakalı bilgiden bahsettiğini düşünmüştüm. Ama sadece o kadarıyla bitmiyor. En mühim bilgi ‘Kazuki Hoşino’—benimle ilgili. Ve benim elde etmem gereken bilgi ‘Aya Otonaşi’ ile ilgili. Daiya’nın baştan beri anlatmaya çalıştığı buydu. O yüzden daha fazla tekrar ardından aramızdaki bilgi farkı kapanır dedi.
   
 
“Anladın mı? Benden kaçamazsın Hoşino. Avucumun içindesin. Seni kolaylıkla ezebilirim. Fakat
 
“Anladın mı? Benden kaçamazsın Hoşino. Avucumun içindesin. Seni kolaylıkla ezebilirim. Fakat
Line 388: Line 388:
 
Haruaki bu sözleri duyunca gücünün tamamını kaybetti. Haklı olduğunu biliyor. Dünya tekrar sıfırlanırsa, Haruaki bu tekrardaki konuşmalarımızın hepsini unutacak. Şu an ona ne kadar nefretle davransa da, ona tekrar ilk görüşte âşık olacak, ve tekrar aşkını ilan edecek. Haruaki ümutsuz bir çıkmazın içinde.
 
Haruaki bu sözleri duyunca gücünün tamamını kaybetti. Haklı olduğunu biliyor. Dünya tekrar sıfırlanırsa, Haruaki bu tekrardaki konuşmalarımızın hepsini unutacak. Şu an ona ne kadar nefretle davransa da, ona tekrar ilk görüşte âşık olacak, ve tekrar aşkını ilan edecek. Haruaki ümutsuz bir çıkmazın içinde.
   
Ama böylesine acı ve kaçınılmaz bir gerçekle karşı karşıya kalmasına rağmen, Haruaki yumruğunu sıktı.
+
Ama böylesine merhametsiz ve kaçınılmaz bir gerçekle karşı karşıya kalmasına rağmen, Haruaki yumruğunu sıktı.
   
 
“Hayır, hala beynini kullanmayan sensin Otonaşi! Belki de gerçekten ‘farkında olmayan halime’ dönüşüyorum her sefer! Muhtemelen anılarımı hatırlayamayacağım ve Daiya kadar parlak da değilim. Ama bak ne diyeceğim. Kendime çok güveniyorum.”
 
“Hayır, hala beynini kullanmayan sensin Otonaşi! Belki de gerçekten ‘farkında olmayan halime’ dönüşüyorum her sefer! Muhtemelen anılarımı hatırlayamayacağım ve Daiya kadar parlak da değilim. Ama bak ne diyeceğim. Kendime çok güveniyorum.”
Line 404: Line 404:
 
“—Kazuki Hoşino’yu düşmanın yaparsan, bir ölümsüze karşı savaş ilan etmiş olursun!”
 
“—Kazuki Hoşino’yu düşmanın yaparsan, bir ölümsüze karşı savaş ilan etmiş olursun!”
   
Doğrusu duruşu hakkında 'katı' dışında herhangi bir şey söylenebilir. O baskı altında, blöf
+
Doğrusu duruşu hakkında 'sağlam' dışında herhangi bir şey söylenebilir. O baskı altında, blöf
 
yapıyor ve elleri bile titriyor. Endişeli olduğu apaçık ortada. Havalı sözler ona o kadar az uyuyor ki, gülünmeyecek gibi değil—özellikle; genelde herkesin önünde şaklabanlık yaptığı için.
 
yapıyor ve elleri bile titriyor. Endişeli olduğu apaçık ortada. Havalı sözler ona o kadar az uyuyor ki, gülünmeyecek gibi değil—özellikle; genelde herkesin önünde şaklabanlık yaptığı için.
   
Ama sözleri kesinlikle içimi ısıttı.
+
Ama sözleri kalbimi, kesinlikle içimi ısıttı.
   
 
Yani, sesinde azıcık bile şüphe yok. Her zamanki abartılı heyecanlı ses tonu da hiç yok. Haruaki tamamen ciddi bir şekilde konuşuyor.
 
Yani, sesinde azıcık bile şüphe yok. Her zamanki abartılı heyecanlı ses tonu da hiç yok. Haruaki tamamen ciddi bir şekilde konuşuyor.
Line 413: Line 413:
 
“——”
 
“——”
   
Otonaşi O'nun değişken tavrından tabi ki o kadar telaşlanmadı. Ama hemen itiraz da etmedi. Keyifsizce,
+
Tabi Otonaşi onun titrek pozundan hiç telaşlanmadı. Ama hemen itiraz da etmedi. Keyifsizce,
ağzını kısa bir süre kapalı tuttu.
+
ağzını bir kaç saniye kapattı.
   
 
“...Öyle bir konuşuyorsun ki sanki düşman benim. Bu Reddeden Sınıf’a seni sürükleyen kişinin Kazuki Hoşino olduğunun farkında değil misin?”
 
“...Öyle bir konuşuyorsun ki sanki düşman benim. Bu Reddeden Sınıf’a seni sürükleyen kişinin Kazuki Hoşino olduğunun farkında değil misin?”
   
Otonaşi'nin sözleri kesin ve sertti. Haruaki her birinden darbe aldı, ama buna rağmen—
+
Otonaşi'nin sözleri kesin ve keskindi. Haruaki her birinden zarar gördü, ama buna rağmen—
   
 
“Dostum hakkında böyle bir şey yüzünden şüphe duymam!”
 
“Dostum hakkında böyle bir şey yüzünden şüphe duymam!”
   
Haruaki kararını değiştirmedi. Dehşete kapılmasına rağmen Otonaşi’den başka bir yere bakmayı bile reddetti.
+
Haruaki kararını değiştirmedi. Dehşete kapılmasına rağmen Otonaşi’den başka bir yere bakmayı reddetti.
   
 
Bu iyi değil. Yani, karşımızdaki Aya Otonaşi! Haruaki onu ebedi düşman olarak ilan ettiğinde ızdırap çekecek kişi o değil. Izdırap çekecek kişi Haruaki. Tekrar tekrar âşık olacağı kız ona
 
Bu iyi değil. Yani, karşımızdaki Aya Otonaşi! Haruaki onu ebedi düşman olarak ilan ettiğinde ızdırap çekecek kişi o değil. Izdırap çekecek kişi Haruaki. Tekrar tekrar âşık olacağı kız ona
Line 461: Line 461:
 
“Sence ben öldürülecek miyim?”
 
“Sence ben öldürülecek miyim?”
   
Neredeyse yok be… diye neredeyse yanıt verecektim. Ama geçen sefer olanların kolaylıkla tekrarlanabileceğinin
+
Yok be… diye neredeyse yanıt verecektim. Ama geçen sefer olanların kolaylıkla tekrarlanabileceğinin
 
farkına vardım, ve sessiz kaldım.
 
farkına vardım, ve sessiz kaldım.
   
Line 486: Line 486:
 
Sorusunu cevaplayamıyorum, çünkü neden bunun konusunu açtığını bile bilmiyorum.
 
Sorusunu cevaplayamıyorum, çünkü neden bunun konusunu açtığını bile bilmiyorum.
   
“Kahraman bile—Reddeden Sınıfı yaratan kişi—anılarını kaybediyor. Öyleyse transfer öğrencisinin özel bir güce sahip olduğunu varsaysak bile, önceki tekrarların anılarını otomatikman hatırlaması işine biraz fazla gelmiyor mu? Bence hem kahramanın hem transfer öğrencisinin aynı yöntemi kullanarak anılarını hatırlamaları daha uygun olur.”
+
“Kahraman bile—Reddeden Sınıfı yaratan kişi—anılarını kaybediyor. Öyleyse transfer öğrencisinin özel bir güce sahip olduğunu varsaysak bile, önceki tekrarların anılarını otomatikman hatırlaması biraz fazla uygun değil mi? Bence hem kahramanın hem transfer öğrencisinin aynı yöntemi kullanarak anılarını hatırlamaları daha makul olur.”
   
 
“...haklı olabilirsin.”
 
“...haklı olabilirsin.”

Please note that all contributions to Baka-Tsuki are considered to be released under the TLG Translation Common Agreement v.0.4.1 (see Baka-Tsuki:Copyrights for details). If you do not want your writing to be edited mercilessly and redistributed at will, then do not submit it here.
You are also promising us that you wrote this yourself, or copied it from a public domain or similar free resource. Do not submit copyrighted work without permission!

To protect the wiki against automated edit spam, we kindly ask you to solve the following CAPTCHA:

Cancel Editing help (opens in new window)