Editing Utsuro no Hako - Türkçe:1. Cilt 27753. Defa
Jump to navigation
Jump to search
Warning: You are not logged in. Your IP address will be publicly visible if you make any edits. If you log in or create an account, your edits will be attributed to your username, along with other benefits.
The edit can be undone. Please check the comparison below to verify that this is what you want to do, and then save the changes below to finish undoing the edit.
Latest revision | Your text | ||
Line 1: | Line 1: | ||
Sınıfımız beden eğitimi dersinde futbol oynuyor. |
Sınıfımız beden eğitimi dersinde futbol oynuyor. |
||
− | + | Burun kanaması geçirdiğim için, Mogi'nin kucağında dinleniyorum. |
|
− | Birden onun duygularını merak etmeye başladım. Acaba kucağında dinlenmeme izin vererek, birazcık da olsa, |
+ | Birden onun duygularını merak etmeye başladım. Acaba kucağında dinlenmeme izin vererek, birazcık da olsa, ilgimi çekmeye mi çalışıyor? |
− | En ufak |
+ | En ufak fikrim yok—gizlice ona baktığımda her zamanki gibi ifadesiz. |
“...Mogi.” |
“...Mogi.” |
||
Line 15: | Line 15: | ||
“He?” |
“He?” |
||
− | Mogi başını yana eğdi, ama cevabı varmış gibi |
+ | Mogi başını yana eğdi, ama cevabı varmış gibi gözükmüyor. Soruma tek tepkisi şaşkın bir bakış. |
− | Bunun üzerine düşünmeye |
+ | Bunun üzerine düşünmeye başladım—eşimin duygularını anlamak bu kadar zor ise, sevgi gerçekten ilerleyebilir mi? |
− | Neden bu kadar zor bir kıza âşık oldum |
+ | Neden bu kadar zor bir kıza âşık oldum? |
Hakikaten—ben ne ara ona âşık oldum? |
Hakikaten—ben ne ara ona âşık oldum? |
||
Line 31: | Line 31: | ||
“Y-Yok… yok bir şey!” |
“Y-Yok… yok bir şey!” |
||
− | Suratım muhtemelen ‘bir şey yok’ |
+ | Suratım muhtemelen ‘bir şey yok’ düşüncesini iletmiyor. Mogi bunun farkında. Fakat beni bu konuda sorgulayacak sosyal becerisi olmadığı için, sessiz kalıp bir şey demekten kendini alıkoydu. |
Mogi'yi uyarmadan kalktım. |
Mogi'yi uyarmadan kalktım. |
||
Line 39: | Line 39: | ||
“...hım.” |
“...hım.” |
||
− | Konuşmamız bu |
+ | Konuşmamız bu basit sözcüklerle bitti. |
− | Neden gönüllü olarak böylesine güzel bir durumdan vazgeçtim ki? Böylesine bir |
+ | Neden gönüllü olarak böylesine güzel bir durumdan vazgeçtim ki? Böylesine bir mutluluğu bir |
+ | daha nerede bulacağım. |
||
− | daha asla bulma şansım olmayabilir. |
||
Ama—bu imkansız. |
Ama—bu imkansız. |
||
Line 50: | Line 50: | ||
Hatırlayamıyorum. Hatırlayamıyorum. Hatırlayamıyorum!.. Ona ne zaman âşık olduğumu hatırlayamıyorum! |
Hatırlayamıyorum. Hatırlayamıyorum. Hatırlayamıyorum!.. Ona ne zaman âşık olduğumu hatırlayamıyorum! |
||
− | Neden âşık oldum? Bunu ne tetikledi? |
+ | Neden âşık oldum? Bunu ne tetikledi? Veya farkında olmadan, ondan hoşlanıyor muydum, hiç özel bir durum olmadan? |
Bunu bimem gerekir; nasıl unutmuş olabilirim, ama… ne kadar çabalasam da nafile, |
Bunu bimem gerekir; nasıl unutmuş olabilirim, ama… ne kadar çabalasam da nafile, |
||
Line 57: | Line 57: | ||
İlk görüşte aşk değildi, ve sınıf arkadaşı olmamız dışında hiçbir ortak yönümüz yok. |
İlk görüşte aşk değildi, ve sınıf arkadaşı olmamız dışında hiçbir ortak yönümüz yok. |
||
− | Ama buna rağmen, niye |
+ | Ama buna rağmen, niye çat kapı âşık oldum ki? Tamamen kendiliğinden meydana gelen bir aşk olamaz, değil m— |
“—hadi canım…” |
“—hadi canım…” |
||
− | İnanması güç |
+ | İnanması güç olsa bile, aklıma gelen tek şey bu. <u>Tamamen kendiliğinden meydana gelen bir aşk.</u> |
− | “Ne oldu? İyi misin?.. |
+ | “Ne oldu? İyi misin?.. Hemşire'nin yanına gidelim mi?” |
− | Mogi teklifini her zamanki gibi sakince |
+ | Mogi teklifini her zamanki gibi sakince verdi. Benim için endişelendiği için gerçekten çok mutluyum. Sadece mutlu. Bu his sahte değil. |
“...Ben iyiyim. Sadece bir şey hakkında düşünüyordum.” |
“...Ben iyiyim. Sadece bir şey hakkında düşünüyordum.” |
||
− | Kendime bunun bir hata mı olduğunu tekrar tekrar sordum. Ama ne kadar |
+ | Kendime bunun bir hata mı olduğunu tekrar tekrar sordum. Ama ne kadar üstünde dursam, o kadar doğru geliyor. |
− | Ben Mogi' |
+ | Ben Mogi'den hoşlanmıyordum. |
Ne zamana kadar? Doğru— |
Ne zamana kadar? Doğru— |
||
− | —<u>Düne kadar |
+ | —<u>Düne kadar ondan hoşlanmıyordum.</u> |
− | + | “—Ha, anladım.” |
|
− | Bahçenin ortasında öylece dikilen transfer |
+ | Bahçenin ortasında öylece dikilen transfer öğrencisi, Aya Otonaşi’ye baktım. |
− | Benim Mogi'den hoşlanmamı sağlayan olay ne zamandı |
+ | Benim Mogi'den hoşlanmamı sağlayan olay ne zamandı? |
− | —Ah, bu çok basit. Dün değildi. Ama bugün |
+ | —Ah, bu çok basit. Dün değildi. Ama bugün çoktan âşık oldum. Öyleyse ne zamandı? |
− | + | Tek mümkün olduğu zaman—dün ile bugün arasındaki zamanda. |
|
− | <u>Reddeden Sınıf içerisindeki 20,000’den fazla tekrar esnasında.</u> |
+ | <u>Reddeden Sınıf içerisindeki 20,000’den fazla tekrar esnasında.</u> |
− | Ah, hatırladım. Sadece bir |
+ | Ah, hatırladım. Sadece bir kısım, ama her zamankinden daha fazla hatırladım. Yine de, bu sadece bir kısım, o yüzden anılarımın çoğu hala kayıp. |
− | En değerli anımı kaybettim — Mogi'ye nasıl âşık |
+ | En değerli anımı kaybettim — Mogi'ye nasıl âşık olduğumun anısı. Ve bu anıyı kesinlikle |
+ | hatırlayamayacağım. Mogi ile hiçbir şey paylaşamam. Ne kadar zaman geçerse geçsin, hakkında hiçbir |
||
+ | şey yapamayacağım karşılıksız bir aşk; bu duygularım sadece daha da güçlü olacak. |
||
− | Hayır, bundan da öte. Reddeden Sınıf biter bitmez bu aşk da kaybolabilir. Demeye calıştığım, bu aşk Reddeden Sınıf’ın |
+ | Hayır, bundan da öte. Reddeden Sınıf biter bitmez bu aşk da kaybolabilir. Demeye calıştığım, bu aşk Reddeden Sınıf’ın varlığı olmadan var olmamalı. |
Garip. Gerçekten garip. Bu aşk yalan değil. |
Garip. Gerçekten garip. Bu aşk yalan değil. |
||
− | Ama yine de, bu aşk kutunun |
+ | Ama yine de, bu aşk kutunun eksikliğinde var olamayacak bir yalan mı? |
− | Ani bir rüzgar esti. Mogi'nin eteğini kaldırdı. Acaba neden bu açık mavi külotu daha önce |
+ | Ani bir rüzgar esti. Mogi'nin eteğini kaldırdı. Acaba neden bu açık mavi külotu daha önce |
+ | görmüşüm gibi belirsiz bir hisse kapıldım? |
||
Hayır, onu zaten ''gördüm''. |
Hayır, onu zaten ''gördüm''. |
||
− | Mogi'nin bugün açık mavi külot |
+ | Mogi'nin bugün açık mavi külot giyindiğini biliyordum. |
− | Aya Otonaşi’nin anılarını |
+ | Aya Otonaşi’nin anılarını hatırlaması için en çok Kasumi Mogi’yi kurban ettiğini bildiğim gibi. |
− | Bu |
+ | Bu sebepten dolayı, karar verdim— |
Line 118: | Line 121: | ||
Bu sefer, Aya Otonaşi bana yaklaşmadı. |
Bu sefer, Aya Otonaşi bana yaklaşmadı. |
||
− | Doğrusu, geçen tekrarda |
+ | Doğrusu, geçen tekrarda aynı durum olmuş olabilirdi. Anılarım biraz karışık, ama galiba bu durum bir süredir devam ediyordu. |
− | Aya Otonaşi öğle arasında tek başına yemek yiyor, elindeki sandviçi |
+ | Aya Otonaşi öğle arasında tek başına yemek yiyor, elindeki sandviçi bitkin bitkin çiğniyordu. |
Bu sefer ben ona yaklaştım. |
Bu sefer ben ona yaklaştım. |
||
− | Sadece bununla birlikte, kalbim hızlandı ve vücudum gerildi. Otonaşi'nin başkalarına |
+ | Sadece bununla birlikte, kalbim hızlandı ve vücudum gerildi. Otonaşi'nin başkalarına |
+ | hissettiği ret devasa bir bariyer haline gelmişti, tek başına başkalarına baskı hissettirecek kadar |
||
+ | güçlü bir bariyer. |
||
“...Otonaşi.” |
“...Otonaşi.” |
||
Line 131: | Line 136: | ||
yakındayken, beni duymamış olması imkansızdı, o yüzden devam ettim. |
yakındayken, beni duymamış olması imkansızdı, o yüzden devam ettim. |
||
− | “Seninle |
+ | “Seninle konuşacak bir şeyim var.” |
“Benim yok.” |
“Benim yok.” |
||
Line 139: | Line 144: | ||
“Otonaşi.” |
“Otonaşi.” |
||
− | Tepki |
+ | Tepki vermedi. Gönülsüzce sandviçini çiğnemeye devam etti. |
− | Ne dersem diyeyim beni görmezden gelmeye kararlı |
+ | Ne dersem diyeyim beni görmezden gelmeye kararlı gözüküyordu. Öyleyse sadece beni görmezden |
gelmesini imkansız kılarım. |
gelmesini imkansız kılarım. |
||
− | Biraz düşününce doğru |
+ | Biraz düşününce doğru tetik bir anda aklıma geldi. |
“...Maria.” |
“...Maria.” |
||
Line 150: | Line 155: | ||
Ağzından gelen çiğneme sesleri kesildi. |
Ağzından gelen çiğneme sesleri kesildi. |
||
− | “Seninle |
+ | “Seninle konuşacak bir şeyim var.” |
Hala bana bakmadı. Ama bir şey de söylemedi. |
Hala bana bakmadı. Ama bir şey de söylemedi. |
||
− | Sınıfın sesi kesildi. Sınıf arkadaşlarımız |
+ | Sınıfın sesi kesildi. Sınıf arkadaşlarımız gözlerini kırpmadan bizi izliyorlardı. |
Otonaşi daha fazla dayanamadı ve iç çekti. |
Otonaşi daha fazla dayanamadı ve iç çekti. |
||
Line 160: | Line 165: | ||
“O ismi söyleyeceğini hiç düşünmemiştim. Anlaşılan bu defa birçok şey hatırladın.” |
“O ismi söyleyeceğini hiç düşünmemiştim. Anlaşılan bu defa birçok şey hatırladın.” |
||
− | “Evet, |
+ | “Evet, o yüzden—” |
− | + | “Ama buna rağmen, seninle konuşacak bir şey yok.” |
|
Tekrar sandviçini ilgisizce çiğnemeye başladı. |
Tekrar sandviçini ilgisizce çiğnemeye başladı. |
||
Line 168: | Line 173: | ||
“Neden!” |
“Neden!” |
||
− | Birden bağırmaya başlayınca sınıf |
+ | Birden bağırmaya başlayınca sınıf arkadaşlarımın dikkati benim üstümde toplandı. |
− | “Neden?! |
+ | “Neden?! Halletmen gereken insan ben değil miyim?! Öyleyse neden beni dinlemeye |
çalışmıyorsun?!” |
çalışmıyorsun?!” |
||
− | “Neden diye mi soruyorsun?” benimle alay |
+ | “Neden diye mi soruyorsun?” benimle alay etti. “Gerçekten bilmiyor musun? Ha! Baksana, tekrar ne kadar da aptal gibi davranıyorsun. Asla kendin düşünmüyorsun. Neden öyle bir insanla muhatap olayım ki?” |
“...Daha önce nasıl davrandığımı bilmiyorum.” |
“...Daha önce nasıl davrandığımı bilmiyorum.” |
||
Line 179: | Line 184: | ||
“Daha önce mi? Ne kadar aptalca bir düşünce. Şu an ne farkın var ki? Tıpkı eskisi gibisin!” |
“Daha önce mi? Ne kadar aptalca bir düşünce. Şu an ne farkın var ki? Tıpkı eskisi gibisin!” |
||
− | “Nasıl emin olabiliyorsun? Belki sana |
+ | “Nasıl emin olabiliyorsun? Belki sana yardımımı teklif edeceğim. O durumda—” |
“Doğrusu, fark etmiyor.” |
“Doğrusu, fark etmiyor.” |
||
Line 185: | Line 190: | ||
Otonaşi sözümü bitirmeme izin vermeden bu sözleri söyledi. |
Otonaşi sözümü bitirmeme izin vermeden bu sözleri söyledi. |
||
− | Doğal olarak itiraz etmek üzereydim. Ama bu |
+ | Doğal olarak itiraz etmek üzereydim. Ama bu itiraz Otonaşi'nin sonraki cümlesinden sonra |
+ | kayboldu. |
||
“Çünkü bu teklifi sadece iki üç kere yapmadın.” |
“Çünkü bu teklifi sadece iki üç kere yapmadın.” |
||
Line 191: | Line 197: | ||
“He—?” |
“He—?” |
||
− | O kadar şaşırdım ki ağzım bir karış açık kaldı. |
+ | O kadar şaşırdım ki ağzım bir karış açık kaldı. Ağzını biraz bükerek, Otonaşi yarım kalmış |
sandviçini sardı ve konuşmaya başladı: |
sandviçini sardı ve konuşmaya başladı: |
||
− | “Pekâlâ. |
+ | “Pekâlâ. Zamanı birçok kez anlamsız şeylere harcamak zorundayım zaten. Bu açıklamayı sana ikinci veya üçüncü sefer anlatmıyorum, ama yine de sana tekrar anlatacağım.” |
− | Otonaşi kalktı ve yürümeye başladı. |
+ | Otonaşi kalktı ve alıp başını yürümeye başladı. |
Onu sessizce takip etmek dışında bir seçeneğim yok. |
Onu sessizce takip etmek dışında bir seçeneğim yok. |
||
Line 208: | Line 214: | ||
“Bunu baştan söyleyeceğim. Seninle muhabbet etmeyeceğim. Sen sadece salak gibi beni dinleyeceksin.” |
“Bunu baştan söyleyeceğim. Seninle muhabbet etmeyeceğim. Sen sadece salak gibi beni dinleyeceksin.” |
||
− | “... |
+ | “...Ona kendim karar verebilirim.” |
Biraz isyan etmek için böyle söyledim, ama Otonaşi bana sadece ters bir bakış attı. |
Biraz isyan etmek için böyle söyledim, ama Otonaşi bana sadece ters bir bakış attı. |
||
Line 221: | Line 227: | ||
kendimi kaybederim. Bundan dolayı, hep sayı tutuyorum.” |
kendimi kaybederim. Bundan dolayı, hep sayı tutuyorum.” |
||
− | + | Bilmediğin bir yere giderken ne kadar ilerlediğinin farkında olmanın biraz rahatlatıcı olduğu doğru. |
|
“Her şeyi defalarca tekrar ettim. Sana yaklaşmanın her türlü yolunu denedim. Henüz denemediğim |
“Her şeyi defalarca tekrar ettim. Sana yaklaşmanın her türlü yolunu denedim. Henüz denemediğim |
||
Line 230: | Line 236: | ||
“Evet.” |
“Evet.” |
||
− | “Sana kutuyu |
+ | “Sana kutuyu vermeme ikna bile etmeye çalışmıyor musun?” |
“Ondan çoktan vazgeçtim.” |
“Ondan çoktan vazgeçtim.” |
||
Line 248: | Line 254: | ||
“Neden öyle düşünüyorsun?” |
“Neden öyle düşünüyorsun?” |
||
− | + | “Bekleyeceğin kadar şüpheli yok. Açıklamanın tamamını söylemek çok uzun sürer, o yüzden kısa keseceğim: var olan birkaç olası şüphelinin beni 27,753 tekrar boyunca kandırması imkansız. Dolayısıyla, bir tek sen kutunun sahibi olabilirsin. Ayrıca, Reddeden Sınıf ile ilgisi olmayan tartışılmaz dolaylı kanıt var, değil mi?” |
|
− | O haklıydı—daha önceden kutunun |
+ | O haklıydı—daha önceden kutunun dağıtımcısıyla—’*’ ile tanışmıştım. |
− | “Her şeye rağmen kutuyu asla çıkartmıyorsun. Daha doğrusu, çıkartamıyorsun. |
+ | “Her şeye rağmen kutuyu asla çıkartmıyorsun. Daha doğrusu, çıkartamıyorsun. Sahip olarak seni |
+ | daha 20,000 tekrardan önce belirlemiştim.” |
||
“Yani vaz mı geçtin?” |
“Yani vaz mı geçtin?” |
||
− | Kutu'yu elde etmek için elinden geleni yapan Otonaşi |
+ | Kutu'yu elde etmek için elinden geleni yapan Otonaşi mi vazgeçti? |
− | “Vazgeçmedim. Sadece kutuyu elde edemiyorum. Cüzdanında olan bir bozuk para aradığını varsayalım, ama ne kadar evirip çevirsen de bulamıyorsun. Cüzdanın her yanına bakmak kolay. Yine de bozuk parayı bulamıyorsun. O durumda bozuk paranın olmadığını düşünmen gerekir. Aynen o şekilde, bu |
+ | “Vazgeçmedim. Sadece kutuyu elde edemiyorum. Cüzdanında olan bir bozuk para aradığını varsayalım, ama ne kadar evirip çevirsen de bulamıyorsun. Cüzdanın her yanına bakmak kolay. Yine de bozuk parayı bulamıyorsun. O durumda bozuk paranın olmadığını düşünmen gerekir. Aynen o şekilde, bu |
+ | 27,753 tekrar içerisinde ‘Kazuki Hoşino’dan kutuyu elde edemem’ sonucuna vardım.” |
||
Otonaşi bir anlığına kaşlarını çattı ve ardından bana arkasını döndü. |
Otonaşi bir anlığına kaşlarını çattı ve ardından bana arkasını döndü. |
||
Line 268: | Line 276: | ||
Söylemem gerekiyor. |
Söylemem gerekiyor. |
||
− | Karar verdim. |
+ | Karar verdim. Reddeden Sınıf’ı korumaya karar verdim. |
Mogi'yi defalarca öldüren Otonaşi'yi, kendime— |
Mogi'yi defalarca öldüren Otonaşi'yi, kendime— |
||
Line 278: | Line 286: | ||
“—Ha?!” |
“—Ha?!” |
||
− | Ona karşı koymak |
+ | Ona karşı koymak amacıyla yapılan cesur hareketimi öngördü ve hala, aldırışsız bir şekilde beni görmezden gelmek istiyor. |
− | + | Suskun ve yürekten şaşırdığımı görünce, Otonaşi derin bir iç çekti. Bana doğru isteksizce döndü. |
|
− | “Hoşino, hala anlamıyor musun? Seninle ne kadar zaman geçirdiğimi düşünüyorsun, aptal çocuk? Bu sadece sıkılacak kadar çok tekrarladığım |
+ | “Hoşino, hala anlamıyor musun? Seninle ne kadar zaman geçirdiğimi düşünüyorsun, aptal çocuk? Bu sadece sıkılacak kadar çok tekrarladığım bir tane daha düzen. İşin özünü görmem imkansız değil miydi?” |
“N-Ne—” |
“N-Ne—” |
||
− | Böyle cesur bir hareketi zaten defalarca yapmış mıydım |
+ | Böyle cesur bir hareketi zaten defalarca yapmış mıydım? |
Neden her seferinde tamamen etkisizdi? |
Neden her seferinde tamamen etkisizdi? |
||
− | “Bu arada, sana bir şey daha söyleyeceğim. İnançların bana karşı çıkma kararına sebep olsa bile, ve her tekrar |
+ | “Bu arada, sana bir şey daha söyleyeceğim. İnançların bana karşı çıkma kararına sebep olsa bile, ve her tekrar o anılarını hatırlamaya kalkışsan bile: eninde sonunda bana karşı koymaktan vazgeçeceğinden adım gibi eminim.” |
− | “Ö-Öyle |
+ | “Ö-Öyle olması—” |
− | Sonuçta, onun Mogi'yi öldürmesini kabullenmem; Mogi |
+ | Sonuçta, onun Mogi'yi öldürmesini kabullenmem; Mogi için hislerimi unutma kararı aldığım anlamına gelirdi. |
“Bana inanmıyor musun? Bana defalarca belirttiğin sebebi söylememi ister misin?” |
“Bana inanmıyor musun? Bana defalarca belirttiğin sebebi söylememi ister misin?” |
||
Line 310: | Line 318: | ||
“Bir dakika bekle.” |
“Bir dakika bekle.” |
||
− | Ne olursa olsun, sormam gereken tek bir |
+ | Ne olursa olsun, sormam gereken tek bir tane daha şey var. |
Otonaşi kafasını bana doğru çevirdi. |
Otonaşi kafasını bana doğru çevirdi. |
||
Line 318: | Line 326: | ||
“Evet. Öyle dememiş miydim?” |
“Evet. Öyle dememiş miydim?” |
||
− | “O zaman… bundan sonra ne yapmayı |
+ | “O zaman… bundan sonra ne yapmayı düşünüyorsun?” |
− | Otonaşi'nin ifadesinde hiç değişiklik yok. Gözlerini benden ayırmadan |
+ | Otonaşi'nin ifadesinde hiç değişiklik yok. Gözlerini benden ayırmadan dümdüz bana bakmaya |
devam etti. |
devam etti. |
||
− | + | Dosdoğru bakışı, gözlerimi onun gözlerinden ayırmaya zorladı. |
|
“Ah—” |
“Ah—” |
||
− | O anda… Otonaşi |
+ | O anda… Otonaşi bir şey söylemeden başını alıp gitti. |
− | Soruma cevap |
+ | Soruma cevap vermiş olmadan. |
Line 335: | Line 343: | ||
− | Otonaşi sınıfa geri dönmedi—belki |
+ | Otonaşi sınıfa geri dönmedi—belki eve gitti. |
− | Beşinci dersim matematik. Formülleri |
+ | Beşinci dersim matematik. Formülleri muhtemelen defalarca görmeme rağmen hemen anlayamıyorum. Bunun yerine, ders boyunca Mogi'yi izledim. |
− | Gerçekten Mogi'yi terk edecek |
+ | Gerçekten Mogi'yi terk edecek miydim? Gerçekten ona olan hislerimi içimden söküp atacak mıydım? |
− | Hayır. |
+ | Hayır. Öyle bir şeyin olma ihtimali yok. Geçmişteki benin ne düşündüğü önemli değil. |
− | Şu andaki ben Mogi'den |
+ | Şu andaki ben Mogi'den vazgeçmeyecekti. Tek önemi olan şey buydu. |
Beşinci ders bitti. |
Beşinci ders bitti. |
||
Hemen Mogi'nin yanına gittim. Beni fark etti ve badem gözleriyle bana doğru baktı. Vücudum |
Hemen Mogi'nin yanına gittim. Beni fark etti ve badem gözleriyle bana doğru baktı. Vücudum |
||
− | + | anında gerildi. Kalbim her zamanki ahengini kaybetti. |
|
Sırf ona bakmaktan. Ona söylemek üzere olduğum şeyin gerçekten özel olduğunu kanıtlıyor bu. |
Sırf ona bakmaktan. Ona söylemek üzere olduğum şeyin gerçekten özel olduğunu kanıtlıyor bu. |
||
− | Günlük hayatımda asla |
+ | Günlük hayatımda asla bulunmayacağım bir hareket bu. |
Ama elimde değil. Anılarımı hatırlamanın başka bir yolu aklıma gelmiyor. |
Ama elimde değil. Anılarımı hatırlamanın başka bir yolu aklıma gelmiyor. |
||
Line 377: | Line 385: | ||
H-Hayır— |
H-Hayır— |
||
− | Hatırlamak |
+ | Hatırlamak istemiyordum. Hatırlamak istememe rağmen. O anıyı tekrar tekrar silip unutmak |
− | istesem bile, |
+ | istesem bile, kaybolmuyordu. Başka herhangi bir anıyı, ne kadar önemli olursa olsun, unutabilmeme rağmen, |
− | + | unutamayacağım anı buydu. |
|
Evet, doğru ya— |
Evet, doğru ya— |
||
Line 389: | Line 397: | ||
“.......Özür dilerim, yok bir şey.” |
“.......Özür dilerim, yok bir şey.” |
||
− | Aramıza biraz mesafe koydum. Mogi şüpheci bir tavırla kaşlarını kaldırdı ama bana daha |
+ | Aramıza biraz mesafe koydum. Mogi şüpheci bir tavırla kaşlarını kaldırdı ama bana daha |
+ | başka soru sormadı. |
||
− | Yerime döndüm ve sıramın üstüne |
+ | Yerime döndüm ve sıramın üstüne attım kendimi. |
“.......Anladım.” |
“.......Anladım.” |
||
Line 398: | Line 407: | ||
Mogi'ye duygularımı itiraf ediyorum. Ama unutuyorum. O yüzden tekrar itiraf ediyorum. Ve |
Mogi'ye duygularımı itiraf ediyorum. Ama unutuyorum. O yüzden tekrar itiraf ediyorum. Ve |
||
− | tekrar unutuyorum. Reddeden Sınıf’a karşı koymak |
+ | tekrar unutuyorum. Reddeden Sınıf’a karşı koymak için yapmak istemediğim şeyi, duygularımı ilan etmeyi, yaptım. Tekrar tekrar, tekrar tekrar yapıp, yaptığım kadar da unuttum. |
Ve her defasında duymaktan en çok kaçındığım cevabı aldım. |
Ve her defasında duymaktan en çok kaçındığım cevabı aldım. |
||
− | Hep aynısı. Hep aynı cevap. Yani, |
+ | Hep aynısı. Hep aynı cevap. Yani, değişmesinin imkanı yok. Mogi anılarını hatırlayamıyor, |
+ | dolayısıyla cevabı da değişemez. |
||
O cevap— |
O cevap— |
||
Line 410: | Line 420: | ||
Berbat. <u>O bahsettiğin yarın asla gelmeyecek.</u> |
Berbat. <u>O bahsettiğin yarın asla gelmeyecek.</u> |
||
− | Eşi benzeri olmayan bir azimle, normalde |
+ | Eşi benzeri olmayan bir azimle, normalde toparlayamayacağım cesaretimi toparladım, sinirlerimi |
+ | sınırına kadar gerdim—ama sonunda, samimi sözlerim tamamıyla uçup gitti. Ve ardından, sayısız defa itiraflarımı unutmuş olan Mogi ile iletişime geçmeye mahkumum. |
||
...Anladım. Sadece geçersiz kılınmıyorlar. |
...Anladım. Sadece geçersiz kılınmıyorlar. |
||
Line 416: | Line 427: | ||
Baştan beri hiçbir şey yok. |
Baştan beri hiçbir şey yok. |
||
− | Bu dünya başından beri |
+ | Bu dünya başından beri bomboştu. İçerisindeki her şeyin geçersiz kılındığı bir dünyada değeri |
+ | olan hiçbir şey yok. Güzel şeylerde, çirkin şeylerde, kıymetli şeylerde, yırtık pırtık şeylerde, sevilen şeylerde, nefret edilen şeylerde de aynı miktarda değer var. |
||
Bu sebepten dolayı hiçbir şeyin varlığı yok. Sadece boşluk var. |
Bu sebepten dolayı hiçbir şeyin varlığı yok. Sadece boşluk var. |
||
Line 422: | Line 434: | ||
Reddeden Sınıf’ın anlaşılmaz boşluğu. |
Reddeden Sınıf’ın anlaşılmaz boşluğu. |
||
− | Midem bulandı. Tiksinç bir ortamda nefes almaya mecbur bırakıldım. Ciğerlerimdeki havadan kurtulma |
+ | Midem bulandı. Tiksinç bir ortamda nefes almaya mecbur bırakıldım. Ciğerlerimdeki havadan kurtulma isteğine kapılmama rağmen, yapamıyorum, çünkü o durumda burada yaşamaya devam edemem. Nefes alıp vermeden yaşayamam. Ama bu boşluğu solumaya devam edersem, vücudum da boş olur. Bir boru gibi içim de boş olur. |
− | Ya da—benim için çoktan zaman |
+ | Ya da—benim için çoktan zaman geçmiş miydi? İçim çoktan boş mu olmuştu? |
“Ne oldu Kazu? Kötü mü hissediyorsun?” |
“Ne oldu Kazu? Kötü mü hissediyorsun?” |
||
− | Tanıdık bir ses duyunca,vücudum hala |
+ | Tanıdık bir ses duyunca,vücudum hala sıra üstünde yığılmış şekildeyken kafamı kaldırdım. Kokone önümde duruyordu, yüzü asıktı. |
“Beden eğitimi dersinde burun kanaması geçirdin, değil mi? Belki o yüzdendir? İyi hissetmiyorsan, belki de hemşirenin yanına gitmeliyiz?” |
“Beden eğitimi dersinde burun kanaması geçirdin, değil mi? Belki o yüzdendir? İyi hissetmiyorsan, belki de hemşirenin yanına gitmeliyiz?” |
||
− | “Onun için endişelenmeye gerek yok Kiri. Kötü hissetmesinin |
+ | “Onun için endişelenmeye gerek yok Kiri. Kötü hissetmesinin sebebinin burun kanamasından ziyade, üstünde yattığı kucaktan dolayı olduğuna bahse varım,” dedi Daiya. Onu fark etmemiştim, ama herhâlde yakınlarda duruyordu. |
“Kucak mı..?..He! Demek öyle! Ne yaaa, sadece sevdalıymış…” |
“Kucak mı..?..He! Demek öyle! Ne yaaa, sadece sevdalıymış…” |
||
Line 438: | Line 450: | ||
Dedikten sonra sırıttı ve destekleyici bir tavırla sırtıma vurdu. |
Dedikten sonra sırıttı ve destekleyici bir tavırla sırtıma vurdu. |
||
− | “Se-n! Sen sen! Bu senin için biraz sırnaşık değil mi? Lütfen aaaşk gibi |
+ | “Se-n! Sen sen! Bu senin için biraz sırnaşık değil mi? Lütfen aaaşk gibi olgun bir şeye girme.” |
“O kadar basit bir cazibeden etkilenmek—gülünç.” |
“O kadar basit bir cazibeden etkilenmek—gülünç.” |
||
Line 451: | Line 463: | ||
—doğru olmazdı. |
—doğru olmazdı. |
||
− | Aslına bakarsan, ben ona bugün âşık oldum. Hislerim bir anda ortaya |
+ | Aslına bakarsan, ben ona bugün âşık oldum. Hislerim bir anda ortaya çıktı, en azından Daiya ve diğerleri açısından böyle gözüküyordu. Ve bu yüzden kimse ona olan düşkünlüğümü bilmiyordu, |
+ | davranışlarım bunu belli etmesine rağmen. |
||
“Hey hey, Daiya, anlaşılan bu herif Kasumi’ye olan karşılıksız aşkını ilan etti. Uhihi.” |
“Hey hey, Daiya, anlaşılan bu herif Kasumi’ye olan karşılıksız aşkını ilan etti. Uhihi.” |
||
Line 461: | Line 474: | ||
“Uhehe… başkalarının aşkı gerçekten de eğlenceliymiş! Mm, mm. Merak etme, Ablan senin yanında. Sana tavsiye verir, yardım ederim! Hatta terk edilirsen seni teselli bile ederim! Ama başarılı olursan, seni öldürürüm, çünkü asabım bozulur.” |
“Uhehe… başkalarının aşkı gerçekten de eğlenceliymiş! Mm, mm. Merak etme, Ablan senin yanında. Sana tavsiye verir, yardım ederim! Hatta terk edilirsen seni teselli bile ederim! Ama başarılı olursan, seni öldürürüm, çünkü asabım bozulur.” |
||
− | “Merak etme. İkisi çıkmaya |
+ | “Merak etme. İkisi çıkmaya başladığında ben onun kalbini çalarım.” |
“Ohaa, bu hoşuma gitti! Başkalarının talihsizliği ve karışık aşk ilişkileri! Muhteşem!” |
“Ohaa, bu hoşuma gitti! Başkalarının talihsizliği ve karışık aşk ilişkileri! Muhteşem!” |
||
− | O ikisi gerçekten çok acımasız, keyifsiz olduğumu görmezden |
+ | O ikisi gerçekten çok acımasız, keyifsiz olduğumu görmezden geldiler. |
Neyse ki XX burada değil. O olsaydı, fırsatı değerlendirip konuşmayı öyle bir yere— |
Neyse ki XX burada değil. O olsaydı, fırsatı değerlendirip konuşmayı öyle bir yere— |
||
Line 475: | Line 488: | ||
“Hayır, sadece… Onun nerede olduğunu merak ediyordum. Bugün izinli mi?” |
“Hayır, sadece… Onun nerede olduğunu merak ediyordum. Bugün izinli mi?” |
||
− | “Kimin hakkında konuşuyorsun?” diye sordu Daiya, |
+ | “Kimin hakkında konuşuyorsun?” diye sordu Daiya, gözünde şüphe. |
− | Tuhaf. Öyle dediğimde Daiya’nın kimden bahsettiğimi anlamasını beklerdim. |
+ | Tuhaf. Öyle dediğimde Daiya’nın benim kimden bahsettiğimi anlamasını beklerdim. |
“Bilmiyor musun? Tabi ki de—” |
“Bilmiyor musun? Tabi ki de—” |
||
Line 488: | Line 501: | ||
“...Kazu? Bir şeyin mi var? Kimden bahsediyorsun?” |
“...Kazu? Bir şeyin mi var? Kimden bahsediyorsun?” |
||
− | Kendimi kötü hissediyorum, sanki |
+ | Kendimi kötü hissediyorum, sanki ümüğümü yırtma isteği yaratan yarı sıvı ve sümüksü bir şey yutmuştum. Ama bu iğrenme hissine sahip olduğum için şanslıydım. Eğer tamamen yutup vücudumdan |
+ | arındırsaydım, XX kaybolurdu. |
||
“H-Hey… Kazu!” |
“H-Hey… Kazu!” |
||
Line 500: | Line 514: | ||
...Uçan kuştan medet umuyorum belki, ama yine de ümit ediyorum. Umuyorum ki, bir sebepten dolayı Haruaki'yi unutan tek kişi benimdir. Ama ben gerçekten de aptalım. O ümit— |
...Uçan kuştan medet umuyorum belki, ama yine de ümit ediyorum. Umuyorum ki, bir sebepten dolayı Haruaki'yi unutan tek kişi benimdir. Ama ben gerçekten de aptalım. O ümit— |
||
− | “Hey Kazu. |
+ | “Hey Kazu. O ‘Haruaki’ de kimin nesi?” |
—asla gerçekleşemezdi. |
—asla gerçekleşemezdi. |
||
− | Bu sinir bozucu durum üzerine dişlerimi |
+ | Bu sinir bozucu durum üzerine dişlerimi sıktım. Daiya ve Kokone garip davranışlarıma yanıt olarak kaşlarını çattılar. |
− | İkisi |
+ | İkisi onu unutmuştu—oysa onun çocukluk arkadaşları olarak, onu benden çok daha uzun bir süredir tanıyorlardı. |
Gerçeğin, "Haruaki'nin" burada var olmadığı düşüncesi bana saplandı, ve— |
Gerçeğin, "Haruaki'nin" burada var olmadığı düşüncesi bana saplandı, ve— |
||
− | “Eve |
+ | “Eve gideceğim.” |
—ölümcül bir yaraya sebep oldu. |
—ölümcül bir yaraya sebep oldu. |
||
− | Kalktım, çantamı aldım, ve onlara sırtımı dönüp sınıftan |
+ | Kalktım, çantamı aldım, ve onlara sırtımı dönüp sınıftan çıkmaya başladım. |
Burada daha fazla kalmaya dayanamam. |
Burada daha fazla kalmaya dayanamam. |
||
Line 524: | Line 538: | ||
Kim tarafından? Bu gayet belliydi. O kesinlikle Reddeden Sınıf’ın ''kahramanı'' tarafından ‘reddedildi’. |
Kim tarafından? Bu gayet belliydi. O kesinlikle Reddeden Sınıf’ın ''kahramanı'' tarafından ‘reddedildi’. |
||
− | Tamamen yanılmışım. Reddeden Sınıf’ın günlük hayatın akışını koruyacağını düşünmüştüm. |
+ | Tamamen yanılmışım. Reddeden Sınıf’ın günlük hayatın akışını koruyacağını düşünmüştüm. Saçmalık. İşlerin öyle gelişmesinin imkanı yoktu. Günlük hayata günlük hayat denir çünkü aralıksız devam eder. Bir nehrin akışını durdurursan, çamur birikir ve nehri siyah rengine boyar. Aynen öyleydi. Burada da tortu birikmişti. |
Ah, anladım. Muhtemelen bu fenomene defalarca şahit olmuştum. Ne kadar tekrara dayansam da, hep bu gerçeğin tekrar farkına varıyorum. Ve ardından Aya Otonaşi’ye karşı koymamaya başlıyorum. |
Ah, anladım. Muhtemelen bu fenomene defalarca şahit olmuştum. Ne kadar tekrara dayansam da, hep bu gerçeğin tekrar farkına varıyorum. Ve ardından Aya Otonaşi’ye karşı koymamaya başlıyorum. |
||
Line 536: | Line 550: | ||
O yüzden sınıftan daha çıkmadan dönüp arkama baktım. |
O yüzden sınıftan daha çıkmadan dönüp arkama baktım. |
||
− | Boş bir sıra. Bir tane daha boş sıra. Bir tane daha boş sıra. Ve orada bir tane daha var. |
+ | Boş bir sıra. Bir tane daha boş sıra. Bir tane daha boş sıra. Ve orada da bir tane daha var. |
Ah… Ben zaten bunun farkına varmıştım, ama benden başka kimse bu kadar boş yeri sıra dışı bulmuyor. |
Ah… Ben zaten bunun farkına varmıştım, ama benden başka kimse bu kadar boş yeri sıra dışı bulmuyor. |
||
Line 543: | Line 557: | ||
− | Muhtemelen |
+ | Muhtemelen çözebilirdim, ama kabullenmek istemediğim için bunu yapmadım. |
Aya Otonaşi benden kutuyu almanın imkansız olduğu sonucuna vardı. |
Aya Otonaşi benden kutuyu almanın imkansız olduğu sonucuna vardı. |
||
Line 550: | Line 564: | ||
− | Öyleyse… |
+ | Öyleyse… ne yapmalı? |
Line 567: | Line 581: | ||
Kesin konuşmak gerekirse, henüz ölmedim. Ama kanlar içinde yatarken, biliyorum: öleceğim. Kurtulamayacağım. Ve gerçekten onun tarafından öldürüldüm. |
Kesin konuşmak gerekirse, henüz ölmedim. Ama kanlar içinde yatarken, biliyorum: öleceğim. Kurtulamayacağım. Ve gerçekten onun tarafından öldürüldüm. |
||
− | “Off..! Böylesine saçma miktarda zaman harcadım ve sonuca bak. |
+ | “Off..! Böylesine saçma miktarda zaman harcadım ve sonuca bak. Şu anki kadar hiç acizliğimden bu kadar nefret etmemiştim..!” sesinde pişmanlık ile mırıldandı. |
− | “...devam edelim. Kutuyu burada bulamadığıma göre, bir |
+ | “...devam edelim. Kutuyu burada bulamadığıma göre, bir dahakini ararım artık.” |
Aya Otonaşi’nin gözleri artık beni algılamıyor. Hayır, elbet o gözler beni baştan beri doğru düzgün algılamamıştı. |
Aya Otonaşi’nin gözleri artık beni algılamıyor. Hayır, elbet o gözler beni baştan beri doğru düzgün algılamamıştı. |
||
Line 575: | Line 589: | ||
Baştan sona kadar Aya Otonaşi sadece içimdeki kutuya bakıyordu. |
Baştan sona kadar Aya Otonaşi sadece içimdeki kutuya bakıyordu. |
||
− | + | Bu gün de ‘geçersiz’ ilan edilecek mi acaba? Hayır, edilmeyecek. Reddeden Sınıf denilen kutu benim vücudumda ise, öldüğümde o da parçalanır. Ve vücudum kamyon tarafından parçalandığı gibi, bu kutu |
|
da artık parçalandı. |
da artık parçalandı. |
||
Bu gün artık tekrarlanmayacak. |
Bu gün artık tekrarlanmayacak. |
||
− | Ah, ne kadar gülünç. Reddeden Sınıf’ın sonunu getirecek tek şey buysa, o zaman ölüm |
+ | Ah, ne kadar gülünç. Reddeden Sınıf’ın sonunu getirecek tek şey buysa, o zaman bir tek ölüm önceden belirtilmişti. Yani, tabi ki bu boş. Bu dünya elbette—benim ölümümden sonraki hayatımdı. |
Ama bununla birlikte, savaşımız artık sona erdi. |
Ama bununla birlikte, savaşımız artık sona erdi. |
||
Line 590: | Line 604: | ||
Sana acıyorum. Gerçekten acıyorum, Otonaşi! |
Sana acıyorum. Gerçekten acıyorum, Otonaşi! |
||
− | + | Muhtemelen beni görmezden gelmeye devam ettiğinden kaynaklandı. Başka türlü böyle bir hata yapmazdın. |
|
− | O yüzden bu kadar |
+ | O yüzden bu kadar zamanı boşa harcadın. |
Dinle, Otonaşi. Biraz düşünsen anlaması kolay. Benim gibi sıradan bir insanın kahraman |
Dinle, Otonaşi. Biraz düşünsen anlaması kolay. Benim gibi sıradan bir insanın kahraman |
||
olmasının imkanı yok. |
olmasının imkanı yok. |
||
− | Bunu ona söylemek istedim, ama artık bunu yapamıyorum. Ağzımı bile |
+ | Bunu ona söylemek istedim, ama artık bunu yapamıyorum. Ağzımı bile hareket ettiremiyorum. |
− | Bilincim kayboldu. Öldüm. |
+ | Bilincim ortadan kayboldu. Öldüm. |
Bu—hiçbir şeyi sonlandırmadı. |
Bu—hiçbir şeyi sonlandırmadı. |