Editing Utsuro no Hako - Türkçe: 2. Cilt 30 Nisan

Jump to navigation Jump to search

Warning: You are not logged in. Your IP address will be publicly visible if you make any edits. If you log in or create an account, your edits will be attributed to your username, along with other benefits.

The edit can be undone. Please check the comparison below to verify that this is what you want to do, and then save the changes below to finish undoing the edit.

Latest revision Your text
Line 17: Line 17:
 
Nisan’ın son günüydü, bunun anlamı ise Altın Hafta<ref name=”Golden Week”>Altın Hafta 7 gün içerisinde 4 ulusal bayramdan oluşan bir haftadır, ve 29 Nisan’dan 6 Mayıs’a kadar sürer. Yeni Yıl ve Obon’dan sonra Japonya’daki en hareketli tatil sezonudur.</ref> —uzun tatilimiz—yakında başlayacaktı. Her gün yaptığım gibi Otonaşi'yi koridorda bekliyordum. Normalde okul kantininde birlikte öğle yemeği yerdik; bana daha önce hiç bento yapmamıştı.
 
Nisan’ın son günüydü, bunun anlamı ise Altın Hafta<ref name=”Golden Week”>Altın Hafta 7 gün içerisinde 4 ulusal bayramdan oluşan bir haftadır, ve 29 Nisan’dan 6 Mayıs’a kadar sürer. Yeni Yıl ve Obon’dan sonra Japonya’daki en hareketli tatil sezonudur.</ref> —uzun tatilimiz—yakında başlayacaktı. Her gün yaptığım gibi Otonaşi'yi koridorda bekliyordum. Normalde okul kantininde birlikte öğle yemeği yerdik; bana daha önce hiç bento yapmamıştı.
   
“Kazu! Haru’nun dedikleri doğru mu?! Maria’nın ikinize özel ev yapımı öğle yemeği mi bekliyor seni?!“
+
“Kazu! Haru’nun dedikleri doğru mu?! Maria’nın ev yapımı öğle yemeği for two mu bekliyor seni?!“
   
 
Gürültülü olmaya başlıyordu. Kokone önüme geçti, arkasından da sırıtan bir Haruaki.
 
Gürültülü olmaya başlıyordu. Kokone önüme geçti, arkasından da sırıtan bir Haruaki.
Line 35: Line 35:
 
Lütfen bitirmeme izin ver.
 
Lütfen bitirmeme izin ver.
   
“Uyandırma araması…” birinin arkamdan mırıldanması, ona dönüp bakmama neden oldu.
+
“Uyandırma araması…” biri arkamdan mırıldanması ona dönüp bakmama neden oldu.
   
 
...Ah hayır, bir tane daha sıkıntılı kız ortaya çıktı.
 
...Ah hayır, bir tane daha sıkıntılı kız ortaya çıktı.
Line 70: Line 70:
   
 
“Benim!” Haruaki elini havaya kaldırdı. “Tabi ki bende bir oy attım! Maria ile çifte kumru olmana<!--Fiil olarak
 
“Benim!” Haruaki elini havaya kaldırdı. “Tabi ki bende bir oy attım! Maria ile çifte kumru olmana<!--Fiil olarak
‘çifte kumru’ kullanmak istedim ama çok garip oldu. İngilizce ne güzel bir dil ya, çok kolay olurdu ingilizcede <her dilin kendi güzelliği vardır bence, pek takılmamak lazım hem de ingilizcenin melezliğini düşünürsek ne kadar ingilizce diyebiliriz :D. Fakat türkçeyi savunmuyorum. Bu kadar arapça,farsça ve fransızca sözcükle de ne kadar türkçe diyebiliriz ? :D işte mother tongue> --> dayanamıyorum!!
+
‘çifte kumru’ kullanmak istedim ama çok garip oldu. İngilizce ne güzel bir dil ya, çok kolay olurdu ingilizcede--> dayanamıyorum!!
   
 
Neredeyse şaşkınlığımdan yere düşüyordum.
 
Neredeyse şaşkınlığımdan yere düşüyordum.
Line 81: Line 81:
 
“......Yok bir şey.”
 
“......Yok bir şey.”
   
Onunla bu kadar samimi oluşumun bu durumda bir etken olduğuna haberi olmadığından emindim…
+
Onunla bu kadar samimi oluşum bu durumda bir etken olduğundan haberi olmadığından emindim…
   
 
Kokone sadece başını yana eğdi. O değişmeyen sınıf içerisindeki geçirdiğimiz sonsuzluktan sonra, sonunda saçını bir
 
Kokone sadece başını yana eğdi. O değişmeyen sınıf içerisindeki geçirdiğimiz sonsuzluktan sonra, sonunda saçını bir
 
yana atkuyruğu şeklinde yapmıştı. “Yan Atkuyruğu,” belki?
 
yana atkuyruğu şeklinde yapmıştı. “Yan Atkuyruğu,” belki?
   
“Hey söylesene, bayadır merak ediyorum: Otonaşi'yi nasıl uysallaştırdın?!<!--Terbiye etmek veya evcilleştirmek biraz.. erotik kaçabilir sanki? <şahsen hiç düşünmedim, ama bazıları öyle varsayabilir xd> -->”
+
“Hey söylesene, bayadır merak ediyorum: Otonaşi'yi nasıl uysallaştırdın?!<!--Terbiye etmek veya evcilleştirmek biraz.. erotik kaçabilir sanki?-->”
   
 
“Bak, ‘uysallaştırmak’ pek de doğru bir söz olmaz…”
 
“Bak, ‘uysallaştırmak’ pek de doğru bir söz olmaz…”
   
 
“Otonaşi asılmaya alışkın olmalı, öyleyse alelade<!--Run of the mill = Sıradan, ama sıradan kelimesi bu durum
 
“Otonaşi asılmaya alışkın olmalı, öyleyse alelade<!--Run of the mill = Sıradan, ama sıradan kelimesi bu durum
için fazla ‘sıradan’ değil mi?--> yöntem kullanmadın, değil mi? Ah, buldum! Onu bir şekilde kendisinin biricik kısmeti
+
için fazla ‘sıradan’ değil mi?--> yöntem kullanmadın, değil mi? Ah, buldum! Ona bir şekilde onun biricik kısmeti
olduğuna inandırdın!” dedi Kokone muzaffer bir şekilde, ve tuhaf tuhaf yorumlar yapmaya başladı. “Bakalım… onu ona
+
olduğunu inandırdın!” dedi Kokone muzaffer bir şekilde, ve tuhaf tuhaf yorumlar yapmaya başladı. “Bakalım… onu ona
 
saldıran bir sapıktan kurtarmış olabilirsin… Ah, çok da mantıklı değil mi?! Sapık böyle, ‘Hey tatlım, göbek tüylerin
 
saldıran bir sapıktan kurtarmış olabilirsin… Ah, çok da mantıklı değil mi?! Sapık böyle, ‘Hey tatlım, göbek tüylerin
muhteşem kokuyordur… Ah! Orada yara kabuğu mu var! A-Ama umurumda değil!!’ ve tam bu sözleri mırıldıktan sonra ona
+
muhteşem kokuyordur… Ah! Orada yara kabuğu var! A-Ama umurumda değil!!’ ve tam bu sözleri mırıldıktan sonra ona
 
saldırmak üzereyken, sen bir çırpıda onu kötülüğün ellerinden kurtardın, değil mi!?”
 
saldırmak üzereyken, sen bir çırpıda onu kötülüğün ellerinden kurtardın, değil mi!?”
   
“<i>Hakiki</i> bir sapıkla mücadele edecek yürek yok bende… bir dakika ya, biz çıkmıyoruz bile!”
+
“<i>Hakiki</i> sapıkla mücadele edecek yürek yok bende… bir dakika ya, biz çıkmıyoruz bile!”
   
 
Bu gerçeğin ta kendisiydi, ama Kokone sadece daha çok sırıtmaya başladı.
 
Bu gerçeğin ta kendisiydi, ama Kokone sadece daha çok sırıtmaya başladı.
Line 114: Line 114:
 
Maria Otonaşi.
 
Maria Otonaşi.
   
Yüzünü görür görmez, vücudum hemen gerildi—suçlayıcı sözleri beni endişe içinde bıraktığından değil, sadece onun
+
Yüzünü görür görmez, vücudum hemen gerildi—suçlayıcı sözlerinin beni endişe içinde bıraktığından değil, sadece onun
 
inanılmaz derecede güzel yüzünü görmeye hazır olmadığımdandı.
 
inanılmaz derecede güzel yüzünü görmeye hazır olmadığımdandı.
   
<u>Onun boyun eğmez kişiliğine ve baş döndürücü güzelliğine hala alışamadım</u>. Telaşlanmaktan kendimi alıkoyamadım.
+
</u>Onun boyun eğmez kişiliğine ve baş döndürücü güzelliğine hala alışamadım</u>. Telaşlanmaktan kendimi alıkoyamadım.
 
Her zamanki gibi onunla konuşmaya hazırlanırken aklımda üçe kadar saydım.
 
Her zamanki gibi onunla konuşmaya hazırlanırken aklımda üçe kadar saydım.
   
Line 127: Line 127:
 
“D-Doğru.
 
“D-Doğru.
   
Şaşkınlığımdan yerimde sabit kalmışken, Asami hiçbir şey demeden tıpış tıpış yürüyüp Otonaşi'nin arkasına geçti.
+
Şaşkınlığımdan yerimde sabit kalmışken, Asami hiçbir şey demeden tıpış tıpış yürüyüp kendisini Otonaşi'nin arkasına geçti.
   
 
“...Hmm? Ne oldu Asami?”
 
“...Hmm? Ne oldu Asami?”
Line 133: Line 133:
 
Asami cevap vermedi ve bana bakmaya devam etti. Onun yerine Haruaki ağzını açtı.
 
Asami cevap vermedi ve bana bakmaya devam etti. Onun yerine Haruaki ağzını açtı.
   
“Bugün biraz garip davranıyor. Belki Hoşi'nin seni ondan çalacağından korkuyordur Maria! O paha biçilmez
+
“Bugün biraz garip davranıyor. Belki Hoşi seni ondan çalacağından korkuyordur Maria! O paha biçilmez
 
<i>Bento</i> yüzünden.”
 
<i>Bento</i> yüzünden.”
   
Line 151: Line 151:
   
 
Orada her gün öğle yemeği sırasında buluşup kutular ve O hakkındaki meseleleri konuşuyorduk. Bununla beraber<!--That
 
Orada her gün öğle yemeği sırasında buluşup kutular ve O hakkındaki meseleleri konuşuyorduk. Bununla beraber<!--That
being said, sonradaki kısım ile birlikte bununla beraber garip geliyor ama uygun bir şey bulamadım.<ya demek istediğini anlamadım yada burada bir sorun yok> -->, yeni bilgi
+
being said, sonradaki kısım ile birlikte bununla beraber garip geliyor ama uygun bir şey bulamadım.-->, yeni bilgi
 
elde etmek zordu ve başkalarından sır olarak tutmak zorunda olduğumuz şeyleri neredeyse hiç konuşmuyorduk. Hatta,
 
elde etmek zordu ve başkalarından sır olarak tutmak zorunda olduğumuz şeyleri neredeyse hiç konuşmuyorduk. Hatta,
 
Maria buraya geçiş yaptığından beri öyle bir konu hiç açılmamıştı. Bundan dolayı, okulun kantini tam bize göreydi.
 
Maria buraya geçiş yaptığından beri öyle bir konu hiç açılmamıştı. Bundan dolayı, okulun kantini tam bize göreydi.
Line 173: Line 173:
 
“Sırf ikiniz…”
 
“Sırf ikiniz…”
   
“Pekâlâ Kazuki, gidelim mi artık?”
+
“Peki ala Kazuki, gidelim mi artık?”
   
 
Otonaşi beni kolumdan tutup yürümeye başladı. Haruaki lüzumsuz bir ıslık çaldı.
 
Otonaşi beni kolumdan tutup yürümeye başladı. Haruaki lüzumsuz bir ıslık çaldı.
Line 188: Line 188:
 
===30 Nisan (Perşembe) 12:43===
 
===30 Nisan (Perşembe) 12:43===
   
“Burada olmak beni neredeyse nostaljik hissettiriyor,” dedim okul binasının arkasına vardığımızda.
+
“Burada olmak beni neredeyse nostaljik yapıyor,” dedim okul binasının arkasına vardığımızda.
   
‘Reddeden Sınıf’ içerisinde hapsedildiğimiz zamanlar burada epeyce konuşmuştuk.
+
‘Reddeden Sınıf’ içerisinde hapsedildiğimiz zamanlar burada iyi bir miktar konuşmuştuk.
   
 
Fakat, Otonaşi anılarını hatırlamakla kendini şımartmaya meyilli değil gibiydi: bana keskin bir bakış
 
Fakat, Otonaşi anılarını hatırlamakla kendini şımartmaya meyilli değil gibiydi: bana keskin bir bakış
Line 199: Line 199:
 
“Bir şey değil.”
 
“Bir şey değil.”
   
Kumaşı çözüp kapağı açtım. İçeriği hiç iştah açıcı değildi, biraz beklenmedik bir durum.
+
Kumaşı çözüp kapağı açtım. İçeriği oldukça sıkıcıydı, biraz beklenmedik bir durum.
   
 
Pastırma ile sarılı kuşkonmaz parçalarından birini ağzıma atarak başladım.
 
Pastırma ile sarılı kuşkonmaz parçalarından birini ağzıma atarak başladım.
   
...Mhım, Pek tadı da yoktu.
+
...Mhım, tadı da oldukça sıkıcıydı.
   
 
“Ehm… bu pastırmayla sarılı kuşkonmazı gerçekten beğendim.”
 
“Ehm… bu pastırmayla sarılı kuşkonmazı gerçekten beğendim.”
Line 209: Line 209:
 
“Marketten o.”
 
“Marketten o.”
   
…….Aa, anladım. Evet, bu kadar lezzetsiz bir tada sahip olması şaşırtıcı değildi.
+
…….Aa, anladım. Evet, bu kadar sıkıcı bir tada sahip olması şaşırtıcı değildi.
   
 
Sırada, hamburger bifteğinden bir ısırık aldım. Kuşkonmazdaki gibi, tadı da görünüşü de tamamen sıradandı.
 
Sırada, hamburger bifteğinden bir ısırık aldım. Kuşkonmazdaki gibi, tadı da görünüşü de tamamen sıradandı.
Line 221: Line 221:
 
Bento’nun kalanına baktım. Görünen ki patetesler, köfteler, börekler ve sebzelerin hepsi marketten alınan ürünlerdi.
 
Bento’nun kalanına baktım. Görünen ki patetesler, köfteler, börekler ve sebzelerin hepsi marketten alınan ürünlerdi.
   
“Yaygara yapma—beni böyle umutsuzca övmenin gereği yok.”<!--Bu cümle.. Garip oldu sanki… Düzeltilebilir.. Heralde..-->
+
“Yaygara yapma—beni böyle çaresizce övmenin gereği yok.”<!--Bu cümle.. Garip oldu sanki… Düzeltilebilir.. Heralde..-->
   
 
“...Otonaşi, Reddeden Sınıf içerisinde hapsedildiğimiz süre boyunca yemek yapmasını öğrenmedin mi?”
 
“...Otonaşi, Reddeden Sınıf içerisinde hapsedildiğimiz süre boyunca yemek yapmasını öğrenmedin mi?”
Line 235: Line 235:
 
zevk alamıyorum bir türlü.”
 
zevk alamıyorum bir türlü.”
   
“Demek o yüzden beni öğle yemeğimden esirgedin…”
+
“Demek o yüzden öğle yemeğimden esirgedin…”
   
 
“Şimdi açık açık konuşuyoruz.”
 
“Şimdi açık açık konuşuyoruz.”
Line 259: Line 259:
 
“Vaaay, başka insanların en sevdiği yemeği reddetmek—amma yüzsüzsün he.”
 
“Vaaay, başka insanların en sevdiği yemeği reddetmek—amma yüzsüzsün he.”
   
“......Lafı ağzıma tıkıyorsun.”<!--Put words in one’s mouth = ? Garip geldi bu söz. Ağzımdan lafı aldın demiyor, o
+
“......Ağzıma laf tıkıyorsun.”<!--Put words in one’s mouth = ? Garip geldi bu söz. Ağzımdan lafı aldın demiyor, o
kadar küstah değil Kazuki.<BKZ: Lafı ağzına tıkmak> -->
+
kadar küstah değil Kazuki.-->
   
 
“Tatlı patates macunu kime uyar demiştin?”
 
“Tatlı patates macunu kime uyar demiştin?”
Line 270: Line 270:
 
“Kendim için yemek yapmak gerçekten o kadar keyifli değil. Bütün işlem boş emek gibi geliyor.”
 
“Kendim için yemek yapmak gerçekten o kadar keyifli değil. Bütün işlem boş emek gibi geliyor.”
   
Anladım. Doğal olarak Reddeden Sınıf içerisinde kendisi dışında yemek yapabileceği kimse yoktu. Neredeyse hiç yemek yapmamıştım, ama yemek yapmanın zevklerinden birinin başkalarının hazırladığın yemeklerden zevk almasını görmek olduğunu biliyordum. Öyleyse yemek yapacak kimse olmaması, yemek yapması için bir sebep değildi.
+
Anladım. Doğal olarak Reddeden Sınıf içerisinde kendisi dışında yemek yapabileceği kimse yoktu. Neredeyse hiç yemek yapmamıştım, ama yemek yapmanın zevklerinden birinin başkalarına hazırladığın yemeklerden zevk almasını görmek
  +
  +
olduğunu biliyordum. Öyleyse yemek yapacak kimse yok ise, belki yemek yapmak nafileydi.
   
 
“...Ama şu an onun önemi yok. Seni çene çalmak için buraya çağırmış değilim.”
 
“...Ama şu an onun önemi yok. Seni çene çalmak için buraya çağırmış değilim.”
Line 276: Line 278:
 
“E-Evet.”
 
“E-Evet.”
   
“Hadi işe konulalım,” dedi Otonaşi, ardından da çantasının içini arayıp cep telefonunu çıkarttı. “Dün bir e-posta
+
“Hadi işe konulalım,” dedi Otonaşi, ardından da çantasının içini arayıp cep telefonunu çıkarttı. “Dün bir eposta
 
aldım, gecenin geç bir saatinde.”
 
aldım, gecenin geç bir saatinde.”
   
“E-posta mı?” sorarak yanıt verdim.
+
“Eposta mı?” sorarak yanıt verdim.
   
 
Hiçbir kelime etmeden, cep telefonunu uzattı.
 
Hiçbir kelime etmeden, cep telefonunu uzattı.
Line 301: Line 303:
 
—”Kazuki Hoşino”
 
—”Kazuki Hoşino”
   
Bu e-postanın göndericisi ben miydim? ...Hayır hayır hayır, bu imkansız. Böyle bir mesaj yazdığımı hatırlamıyorum. Ama
+
Bu epostanın göndericisi ben miydim? ...Hayır hayır hayır, bu imkansız. Böyle bir mesaj yazdığımı hatırlamıyorum. Ama
 
kanıt tam gözlerimin önünde duruyordu…
 
kanıt tam gözlerimin önünde duruyordu…
   
 
“İlk başta bir tür sahtekarlık olduğunu düşündüm, ama spam<ref name=”Spam”>İstenmeyen, gereksiz, aldatmaca, vb.
 
“İlk başta bir tür sahtekarlık olduğunu düşündüm, ama spam<ref name=”Spam”>İstenmeyen, gereksiz, aldatmaca, vb.
mesajlara verilen isim. Sırf e-posta için geçerli değildir ama en sık e-postada bulunur.</ref> filtrem bunu oldukça
+
mesajlara verilen isim. Sırf eposta için geçerli değildir ama en sık epostada bulunur.</ref> filtrem bunu oldukça
olanaksız kılıyor. Bu e-postanın senin cep telefonundan gönderildiğini düşünmek doğru olur.”
+
olasısız kılıyor. Bu epostanın senin cep telefonundan gönderildiğini düşünmek doğru olur.”
   
   
 
“Ama Otonaşi, bunu gönderdiğimi hatırlamıyorum—”
 
“Ama Otonaşi, bunu gönderdiğimi hatırlamıyorum—”
   
“O zaman Gönderilen Mesajlar dosyasına bakmaya ne dersin? Biri boşaltmadığı sürece, e-posta hala orada duruyor olmalı.”
+
“O zaman Gönderilen Mesajlar dosyasına bakmaya ne dersin? Biri boşaltmadığı sürece, eposta hala orada duruyor olmalı.”
   
 
Başımı sallayıp cep telefonumu çıkarttım. Tam da korktuğum gibi...
 
Başımı sallayıp cep telefonumu çıkarttım. Tam da korktuğum gibi...
Line 317: Line 319:
 
<i>“En derin arzum gerçekleşti. Artık sonsuza dek beraber olabiliriz.”</i>
 
<i>“En derin arzum gerçekleşti. Artık sonsuza dek beraber olabiliriz.”</i>
   
...Aynı mesajı telefonumun Gönderilen Mesajlar klasöründe buldum.
+
...Aynı mesajı telefonumun Gönderilen Mesajlar dosyasında buldum.
   
 
“B-Bu—” konuşurken ağzımdan tükürük çıkıyordu ve sarardım.
 
“B-Bu—” konuşurken ağzımdan tükürük çıkıyordu ve sarardım.
Line 325: Line 327:
 
telefonunu kullanmış olmalı.”
 
telefonunu kullanmış olmalı.”
   
E-postadaki tarih 30 Nisan yazıyordu, bu demek oluyordu ki bu sabah saat 02:23’te gönderilmişti.
+
Epostadaki tarih 30 Nisan yazıyordu, bu demek oluyordu ki bu sabah saat 02:23’te gönderilmişti.
   
 
O sıralarda, telefonum yastığımın yanındaydı. Otonaşi'nin aramasından dolayı uyanmıştım, yani bu kesinlikle
 
O sıralarda, telefonum yastığımın yanındaydı. Otonaşi'nin aramasından dolayı uyanmıştım, yani bu kesinlikle
Line 337: Line 339:
   
 
“Şu an konuştuğumuz konu ile ilgili bu. Sana Reddeden Sınıf’a girebilmemin sebebini benim de bir kutu olduğumu
 
“Şu an konuştuğumuz konu ile ilgili bu. Sana Reddeden Sınıf’a girebilmemin sebebini benim de bir kutu olduğumu
söyledim, ama bu cevap bunu nasıl yaptığımı pek açıklamıyor, değil mi?”
+
söyledim, ama bunu nasıl yaptığımı pek açıklamıyor, değil mi?”
   
 
“...Şimdi demişken gerçekten de…”
 
“...Şimdi demişken gerçekten de…”
Line 345: Line 347:
 
“...Evet.”
 
“...Evet.”
   
“Biri nasıl senin telefondan benimkine gecenin ikisinden sonra e-posta atmış olabilir? Alternatif<!--Bunun dışında
+
“Biri nasıl senin telefondan benimkine sabahın ikisinden sonra eposta atmış olabilir? Alternatif<!--Bunun dışında
olmaz fazla alakalı, bunun yanında doğru hissi vermiyor, bununla birlikte belki? Bilemedim ki. <demek istediğini anladım "alternatif" ikincil bir seçenek de olabilir manası taşıyor. Ek olarak diyebilirdik fakat üzerine bindirme gibi bir anlam da ortaya çıkabiliyor. Sadece "yada" diyerek de bağlayabiliriz ama pek takmamak lazım sonuçta anlamda bir bozukluk yok.> --> olarak, bir insan
+
olmaz fazla alakalı, bunun yanında doğru hissi vermiyor, bununla birlikte belki? Bilemedim ki.--> olarak, bir insan
bizi nasıl işlerin bu yönde geliştiğine<!--Veya işlerin bu yönde geliştiğini.. (?) demek olabilir.. belki?--> inandırabilir? Bunu
+
bize nasıl böyle<!--Veya işlerin bu yönde geliştiğini.. (?) demek olabilir.. belki?--> olduğuna inandırabilir? Bunu
 
yapmanın birkaç yolu olmalı, ama ben şu ihtimali düşünüyorum.”
 
yapmanın birkaç yolu olmalı, ama ben şu ihtimali düşünüyorum.”
   
Line 359: Line 361:
 
şey için kutuya—”
 
şey için kutuya—”
   
“Kazuki, beni dinlemiyor muydun? Ben kutuluların varlığını algılayabiliyorum. ...Ah, ama haklısın: bu e-posta tamamen
+
“Kazuki, beni dinlemiyor muydun? Ben kutuluların varlığını algılayabiliyorum. ...Ah, ama haklısın: bu eposta tamamen
 
alakasız olabilir. Ama kesin söylebileceğim tek bir şey var.”
 
alakasız olabilir. Ama kesin söylebileceğim tek bir şey var.”
   
Line 368: Line 370:
   
   
Bunu kabul etmemi sağlayan şey sözleri değil, ciddi bakışıydı. Sonunda neyin başlamak üzere olduğunu fark ettim.
+
Bunu kabul etmemi sağlayan şey sözleri değil, ciddi bakışıydı. Sonunda ne başlayacağının farkına varmıştım.
   
 
Tekrar oluyordu.
 
Tekrar oluyordu.
Line 374: Line 376:
 
Bir kutu tekrar günlük hayatımı yok edecekti.
 
Bir kutu tekrar günlük hayatımı yok edecekti.
   
“Peki Kazuki, e-postaya geri dönelim. Bir kutunun konuyla alakalı olduğunu varsayarsak, bu mesajın önemi ne olabilir?
+
“Peki Kazuki, epostaya geri dönelim. Bir kutunun alakalı olduğunu varsayarsak, bu mesajın önemi ne olabilir?
 
<i>Sahibin</i> özel güç elde ettikten sonra bizimle alay ettiğini düşünmek biraz fazla iyimser, değil mi?”
 
<i>Sahibin</i> özel güç elde ettikten sonra bizimle alay ettiğini düşünmek biraz fazla iyimser, değil mi?”
   
Line 383: Line 385:
 
“Gerçekçi gözlem mi…?”
 
“Gerçekçi gözlem mi…?”
   
Bu ne anlama geliyordu? Otonaşi'nin sahiple çıkmadığı apaçık ortadaydı.
+
Bu ne anlama geliyordu? Otonaşi sahiple çıkmadığı apaçık ortadaydı.
   
 
“Bir tür mecaz olabilir. Veya kutu geleceği bu yönde değiştirmek için kullanıldı… ama kesin bildiğimiz tek bir
 
“Bir tür mecaz olabilir. Veya kutu geleceği bu yönde değiştirmek için kullanıldı… ama kesin bildiğimiz tek bir
şey var.” Otonaşi sakince nefes verdi ve kaldığı yerden devam etti. “Sahip <u>doğrudan kutuyu kullanarak aramıza girmeye çalışıyor</u>.”
+
şey var.” Otonaşi sakince nefes verdi ve kaldığı yerden devam etti. “Sahip <u>aramıza kutu ile doğrudan girmeye çalışıyor</u>.”
   
Doğru, işin özü buydu. Yoksa, sahibin böyle bir e-postayı benim telefonumdan Otonaşi'nin telefonuna atmasının bir anlamı olmazdı.
+
Doğru, işin özü buydu. Yoksa, sahibin böyle bir epostayı benim telefonumdan Otonaşi'nin telefonuna atmasının bir anlamı olmazdı.
   
 
“...Ne yapmalıyım?”
 
“...Ne yapmalıyım?”
   
 
“Bir kutunun kullanıldığı şüphesiz. Bu kutunun nasıl kullanıldığını öğrenip özünü çözmem lazım, ve bana bunu
 
“Bir kutunun kullanıldığı şüphesiz. Bu kutunun nasıl kullanıldığını öğrenip özünü çözmem lazım, ve bana bunu
yapmakta yardım etmeni istiyorum. Günlük hayatındaki küçük<!--İnce burada kullanılabilir mi? Sanki daha iyi olur. <dersen anlam değişmez ama halk arasında daha çok küçük veya ufak değişiklik tabiri kullanılır> -->
+
yapmakla yardım etmeni istiyorum. Günlük hayatındaki küçük<!--İnce burada kullanılabilir mi? Sanki daha iyi olur.-->
 
değişikliklere karşı hassassın, öyle değil mi? Benim anlayamayacağım anormallikleri sen fark edebilirsin belki.”
 
değişikliklere karşı hassassın, öyle değil mi? Benim anlayamayacağım anormallikleri sen fark edebilirsin belki.”
   
Line 401: Line 403:
   
 
Artık tartışma sonlandığına göre, öğle yemeğime geri döndüm. Fakat, Otonaşi'nin yemek çubukları hareket
 
Artık tartışma sonlandığına göre, öğle yemeğime geri döndüm. Fakat, Otonaşi'nin yemek çubukları hareket
etmiyordu, ben de yemeği bıraktım.
+
etmiyordu, ve bende yemekten durdum.
   
 
“Başka bir şey var mıydı Otonaşi?”
 
“Başka bir şey var mıydı Otonaşi?”
Line 438: Line 440:
 
“B-Bakmıyorum!”
 
“B-Bakmıyorum!”
   
“Hiddetlendin işte ~ Burada bir dolaplar çeviriyorsun~”
+
“Kızıştın işte ~ Burada bir dolaplar çeviriyorsun~”
   
 
Benden üç yaş büyük olan ablam Luka Hoşino. Ranza’nın üst yatağına yüzünde kocaman bir gülümseme ile
 
Benden üç yaş büyük olan ablam Luka Hoşino. Ranza’nın üst yatağına yüzünde kocaman bir gülümseme ile
Line 486: Line 488:
 
kulaklarımı açtığımda, onun sakin ve düzenli bir şekilde nefes alışlarını duydum.
 
kulaklarımı açtığımda, onun sakin ve düzenli bir şekilde nefes alışlarını duydum.
   
...Uyuya'kalabilme hızı beni sürekli şaşırtıyordu.
+
...Uyuya kalabilme hızı beni sürekli şaşırtıyordu.
   
O anda az önce baktığım e-postaya yanıt vermediğimi fark ettim, o yüzden bir cevap yazmaya başladım.
+
O anda az önce baktığım epostaya yanıt vermediğimi fark ettim, o yüzden bir cevap yazmaya başladım.
   
 
<i>22:59</i>
 
<i>22:59</i>
Line 498: Line 500:
 
===30 Nisan (Perşembe) 23:18===
 
===30 Nisan (Perşembe) 23:18===
   
<i>Pekâlâ, arama yapma zamanı.</i>
+
<i>Peki ala, arama yapma zamanı.</i>
   
   

Please note that all contributions to Baka-Tsuki are considered to be released under the TLG Translation Common Agreement v.0.4.1 (see Baka-Tsuki:Copyrights for details). If you do not want your writing to be edited mercilessly and redistributed at will, then do not submit it here.
You are also promising us that you wrote this yourself, or copied it from a public domain or similar free resource. Do not submit copyrighted work without permission!

To protect the wiki against automated edit spam, we kindly ask you to solve the following CAPTCHA:

Cancel Editing help (opens in new window)