Difference between revisions of "Utsuro no Hako - Türkçe:1. Cilt Açılış"

From Baka-Tsuki
Jump to navigation Jump to search
m
m
Line 1: Line 1:
  +
<b>
<b>Tamamen unutmuş sayılmam. Bir ihtimal hâlâ burayı hatırlıyorum, hatta manzarasının rüyasını bile görüyorum, şu andaki gibi.
 
  +
Tamamen unutmuş sayılmazdım. Burayı muhtemelen hatırlıyordum, hatta görüntüsünün rüyasını bile görürdüm, tıpkı şu anki gibi.
 
 
Burayı sadece rüyalarımda hatırlayabiliyorum.
+
Burayı sadece rüyalarımda hatırlayabiliyordum.
 
 
Doğru—burayı unuttum değil. Burası hakkındaki anılarımı hatırlatacak hiç bir <u>belirti</u> yok. Hiçbir şey buradaki manzarayla ilgili anılarımı tetikleyemez. Gerçek dünyada burayı andıran hiçbir şey yok. Çabalasam, kesinlikle hatırlardım, ama bunu yapacak fırsatım yok.
+
Doğru burayı unutmuş değildim. Burayı çağrıştırabilecek hiç bir <u>belirtim</u> yoktu. Hiçbir şey buradaki görüntü ile ilgili anılarımı tetikleyemezdi. Açıkçası gerçek hayatta burayı andıran hiçbir şey yoktu. Eğer uğraşırsaydım, kesinlikle hatırlardım, fakat bunu yapacak fırsat elde değildi.
 
 
Günlük hayatımdaki <u>hiçbir şey</u> önümdeki kişiyi hatırlatamazdı.
+
Önümdeki kişiyi günlük hayatımdaki <u>hiçbir şey</u> hatırlatamazdı.
 
 
 
"Bir dileğin var mı?"
 
"Bir dileğin var mı?"
 
 
Bunu bana sakince soran kişinin suratı, sürekli yeni ve farklı suratlara dönüşüyordu. Rüyam kendi bilinçaltım tarafından yaratılıyordu, ama nedense, onun suratının detaylarını çıkartamıyordum. Gördüm, tabi ki—en azından gördüğüme inanıyordum. Sadece o, bir şekilde hem herkesi andırıyor, hem de kimseyi andırmıyordu.
+
Bunu bana sakince soran kişinin suratı sürekli yeni ve farklı suratlara dönüşüyordu. Rüyam kendi bilinçaltım tarafından doğmuştu, fakat nedense onun yüzünün detaylarını çıkartamıyordum. Gördüm, tabi ki de — en azından gördüğüme inanıyordum. Sadece o, bir şekilde hem herkesi andırıyor, hem de kimseyi andırmıyordu.
 
 
O zaman, sanırım sorusuna pasif, zararsız bir cevap vermiştim, ama tam yanıtımı hatırlamıyorum. Neyse, cevabımı duyduğunda, o bana bir tür kap sundu.
+
O vakit, sanırım sorusuna uysal, zararsız bir cevap vermiştim, ama tam ne yanıt verdiğimi hatırlamıyordum. Her neyse, o cevabımı duyduğunda, bana bir tür kap sundu.
 
 
"Bu herhangi bir dileği yerine getiren bir <em>kutu</em>."
+
"Bu herhangi bir dileğini gerçekleştirebilecek bir <em>kutu</em>."
 
 
Şimdi bahsedince, gerçekten de kutuya benziyordu.
+
Şimdi sözünü edince, gerçekten de kutuya benziyordu.
 
 
Gözlerimi kısarak kutuya baktım. Görüşüm kötü değildi ama tam göremiyordum. Kutunun içinde hiçbir şey yoktu fakat tuhaf bir his veriyordu. Salladığında ses çıkartan ama açtığında içi boş olan bir kurabiye kutusu tutmak gibiydi.
+
Gözlerimi kısarak kutuya baktım. Gözlerim kötü değildi ama nesneyi tam göremiyordum. Kutunun içerisinde hiçbir şey yoktu, ama buna rağmen tuhaf bir his salıyordu. Salladığında ses çıkartan, fakat açtığında içinde hiçbir şey olmayan kurabiye kutusu tutmaya benziyordu.
 
 
Sanırım o sırada ona önemsiz bir soru sordum, "Neden bana bunu veriyorsun" gibi.
+
Sanırım o sırada ona önemsiz bir soru sormuştum, "Neden bana bunu veriyorsun" gibisinden.
 
 
"Çünkü sen gerçekten ilginçsin—! İnsanlığa olan ilgime rağmen bir insanı bir diğer insandan ayırt edemiyorum. İronik, değil mi?"
+
"Çünkü sen gerçekten ilginçsin—! İnsanlığa olan ilgime rağmen bir insanı bir diğer insandan ayırt edemiyorum. Ne gülünç, öyle değil mi?"
 
 
Onun ne dediğini pek anlamamıştım, ama yine de kafamı isteksizce salladım.
+
Onun ne dediğini pek anlamamıştım, ama yine de başımı isteksizce salladım.
 
 
"Ama sen bir istisnasın - seni insanlığın kalanından ayırt edebiliyorum. Sen bunun özel olmadığını düşünüyor olabilirsin, ama benim ilgimi yakalamak için yeter de artar!"
+
"Ama sen bir istisnasın - seni insanlığın kalanından ayırt edebiliyorum. Sen bunun özel bir durum olmadığını düşünüyor olabilirsin, ama benim dikkatimi çekmek için yeter de artar!"
 
 
Kutunun içine baktım. Kutu boş olmasına rağmen, hoş olmayan bir his tarafından saldırıldığımı ve bütün vucüdumun kutunun dibine doğru sürükleniyormuş gibi hissettim. Hemen yüzümü çevirdim.
+
Kutunun içerisine baktım. Kutunun boş olmasına rağmen, hoş olmayan bir his tarafından saldırıldığımı, ve vücudum kutunun dibine doğru sürükleniyormuş gibi bir hisse kapıldım. Hemen yüzümü çevirdim.
 
 
"Bu <em>kutu</em> herhangi bir dileği yerine getirir. Ne dilediğin umrumda değil—dileğin insanlığı yok etse bile seni durdurmam. Sadece senin, veya türünün, ne dilemeye karar vereceğini merak ediyorum."
+
"Bu <em>kutu</em> herhangi bir dileği yerine getirir. Ne dilediğin umurumda değil—dileğin insanoğlunu yok etse bile seni durdurmayacağım. Sadece senin, veya türünün, ne dilekte bulunacağını merak ediyorum."
 
 
Buna yanıt olarak bir şey dedim, ve o gülümsedi.
+
Buna yanıt olarak bir şey dedim, ve o da gülümsedi.
 
 
"Hehe... Hayır, hayır. Bir tür özel güç değil. İnsanlar zaten ne istediklerinin net görüntüsünü oluşturarak dilek yerine getirebilirler. Ben sadece o gücü biraz dürtebiliyorum."
+
"Hehe... Hayır, hayır. Bu bir tür özel güç değil. İnsanlar zaten ne istediklerinin zihinlerinde net olarak oluşturarak dileklerini yerine getirebilirler. Ben sadece o gücün biraz daha etkili olmasına yardımcı oluyorum."
 
 
 
Kutuyu kabul ettim.
 
Kutuyu kabul ettim.
 
 
Tabi, uyandığımda bu rüyayı hatırlamayacaktım.
+
Tabi ki de, uyandığımda bu rüyayı hatırlamayacaktım.
 
 
Fakat onun hakkında ne düşündüğümü net bir şekilde hatırlayacaktım. Rüyamda onun hakkında edindiğim izlenimdi.
+
Fakat onun hakkındaki düşüncem zihnimde net olarak kalacaktı. Bu, rüyamda onun hakkında edindiğim izlenimdi.
 
 
Her nasılsa, o insan—
+
Her nedense, o kişi—
 
 
—tiksinç değil mi?
+
—tiksinç değil miydi?
 
</b>
 
</b>
   

Revision as of 20:22, 5 December 2015

Tamamen unutmuş sayılmazdım. Burayı muhtemelen hatırlıyordum, hatta görüntüsünün rüyasını bile görürdüm, tıpkı şu anki gibi.

Burayı sadece rüyalarımda hatırlayabiliyordum.

Doğru — burayı unutmuş değildim. Burayı çağrıştırabilecek hiç bir belirtim yoktu. Hiçbir şey buradaki görüntü ile ilgili anılarımı tetikleyemezdi. Açıkçası gerçek hayatta burayı andıran hiçbir şey yoktu. Eğer uğraşırsaydım, kesinlikle hatırlardım, fakat bunu yapacak fırsat elde değildi.

Önümdeki kişiyi günlük hayatımdaki hiçbir şey hatırlatamazdı.

"Bir dileğin var mı?"

Bunu bana sakince soran kişinin suratı sürekli yeni ve farklı suratlara dönüşüyordu. Rüyam kendi bilinçaltım tarafından doğmuştu, fakat nedense onun yüzünün detaylarını çıkartamıyordum. Gördüm, tabi ki de — en azından gördüğüme inanıyordum. Sadece o, bir şekilde hem herkesi andırıyor, hem de kimseyi andırmıyordu.

O vakit, sanırım sorusuna uysal, zararsız bir cevap vermiştim, ama tam ne yanıt verdiğimi hatırlamıyordum. Her neyse, o cevabımı duyduğunda, bana bir tür kap sundu.

"Bu herhangi bir dileğini gerçekleştirebilecek bir kutu."

Şimdi sözünü edince, gerçekten de kutuya benziyordu.

Gözlerimi kısarak kutuya baktım. Gözlerim kötü değildi ama nesneyi tam göremiyordum. Kutunun içerisinde hiçbir şey yoktu, ama buna rağmen tuhaf bir his salıyordu. Salladığında ses çıkartan, fakat açtığında içinde hiçbir şey olmayan kurabiye kutusu tutmaya benziyordu.

Sanırım o sırada ona önemsiz bir soru sormuştum, "Neden bana bunu veriyorsun" gibisinden.

"Çünkü sen gerçekten ilginçsin—! İnsanlığa olan ilgime rağmen bir insanı bir diğer insandan ayırt edemiyorum. Ne gülünç, öyle değil mi?"

Onun ne dediğini pek anlamamıştım, ama yine de başımı isteksizce salladım.

"Ama sen bir istisnasın - seni insanlığın kalanından ayırt edebiliyorum. Sen bunun özel bir durum olmadığını düşünüyor olabilirsin, ama benim dikkatimi çekmek için yeter de artar!"

Kutunun içerisine baktım. Kutunun boş olmasına rağmen, hoş olmayan bir his tarafından saldırıldığımı, ve vücudum kutunun dibine doğru sürükleniyormuş gibi bir hisse kapıldım. Hemen yüzümü çevirdim.

"Bu kutu herhangi bir dileği yerine getirir. Ne dilediğin umurumda değil—dileğin insanoğlunu yok etse bile seni durdurmayacağım. Sadece senin, veya türünün, ne dilekte bulunacağını merak ediyorum."

Buna yanıt olarak bir şey dedim, ve o da gülümsedi.

"Hehe... Hayır, hayır. Bu bir tür özel güç değil. İnsanlar zaten ne istediklerinin zihinlerinde net olarak oluşturarak dileklerini yerine getirebilirler. Ben sadece o gücün biraz daha etkili olmasına yardımcı oluyorum."

Kutuyu kabul ettim.

Tabi ki de, uyandığımda bu rüyayı hatırlamayacaktım.

Fakat onun hakkındaki düşüncem zihnimde net olarak kalacaktı. Bu, rüyamda onun hakkında edindiğim izlenimdi.

Her nedense, o kişi—

—tiksinç değil miydi?


Geri Git - Roman Çizimleri Geri Dön - Ana Sayfa (Main Page) Devam Et - 1. Defa